Hasan Bey: "1-İslâm'da liyâkatin önemi nedir 2-Aldığımız ve sattığımız malı daha ucuza almak için kötülemenin dinî hükmü nedir İslâm'da yapılan bir anlaşmadan iş bittikten sonra ödeme yapılacağı zaman dönmenin hükmü nedir"
Liyakat Nedir
Liyâkat, işe hakkını verme becerisidir. Bu beceri bir güzel ahlâk prensibi olan emanete riayet etme temeline oturur, zamanla ve tecrübeyle kazanılır.
Verilen veya alınan her görev bir emanettir. İşi doğru ve düzgün yapmak, emanete uygun davranmanın bir gereğidir. "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!"1 ayeti bize işlerimizde dürüst olmayı ve işe hakkını vermeyi emreder. İşe hakkını vermek için işe ehil olmamız, yani iş becerimizin olması, iş hakkında yeterli düzeyde tecrübemizin olması, işi yapma isteğimiz ve kararlılığımızın olması gerekir. Bu sıfatların hepsinin bir araya gelmesine liyakat diyoruz.
Uhdemize aldığımız işleri düzgün yapmaktan sorumluyuz. Eğer âmir konumunda isek, işi ehil olana, yani işi bilene ve işi yapmak kararlılığında bulunana vermeliyiz. Cenab-ı Hak buyurur ki: "Muhakkak ki Allah size emanetleri ehline vermenizi ... emreder."2
Seni Zayıf Görüyorum
"Resûlullah (asm): "Emanet kaybedilince kıyameti bekleyin." Buyurdu. Dediler ki:
"Yâ Resûlallah! Emanet nasıl kaybolur"
Buyurdu ki:
"İşler ehil olmayanlara teslim edilince" 3
Ebu Zer (ra): "Ey Allah'ın Resûlü! dedim, beni memur tayin etmez misin"
Resûlullah (asm) mübarek elini omuzuma vurdu ve bana:
"Ey Ebu Zer, ben seni zayıf görüyorum. Ben kendim için istediğimi senin için de isterim. Sakın iki kişi üzerine âmir olma, yetim malına da velilik yapma. Memurluk bir emanettir. Hakkını vermediğin taktirde kıyamet günü perişanlık ve pişmanlıktır. Ancak kim onu hak ederek alır ve onun sebebiyle üzerine düşen vazifeleri eksiksiz edâ ederse o günün perişanlığından kurtulur." buyurdu."4
Ticarette Doğruluk
Alıp sattığımız mallarda, malın değeri ve sıfatı ne ise, Allah hakkı için söylememiz gereken şey odur. Doğru ve dürüst olmalıyız. İyi ise iyi. Kötü ise kötü. Kötü olmadığı halde kötülemek ve değerini düşürmek helâl olmadığı gibi, pahalı satmak için kötü malı iyi gösterip malı yalan yere övmek de helâl değildir. Bu, yalancılıktan başka bir şey değildir. Yalan söyleyerek alınan veya satılan maldan elde edilen kazanç da helâl olmaz.