Kin ve nefret doğru bir tepki midir
Abdullah Bey: "Kin ve nefret doğru bir tepki midir"
Keskin Sirke
Kin ve nefrete izin var mı ki, doğru bir tepki olup olmadığını tartışalım. İslam toplumunda bir çıbanbaşıdır. Müslümana karşı kine de, nefrete de izin yoktur. Çünkü kin tutmak manevî bir hastalıktır. Zararı esasen kin tutanın kendisinedir. Sonra ve belki kin tuttuğu kimseye zararı gelir.
Bediüzzaman'ın şu sözünü hatırlayalım: "Mü'minlerde nifak ve şikak, kin ve adavete sebebiyet veren tarafgirlik ve inat ve haset, hakikatçe ve hikmetçe ve insaniyet-i kübrâ olan İslâmiyetçe ve hayat-ı şahsiyece ve hayat-ı içtimaiyece ve hayat-ı maneviyece çirkin ve merduttur, muzır ve zulümdür ve hayat-ı beşeriye için zehirdir."1
Kin ve nefretle beraber, şikak, yani ayrılık, bölünmek, adavet, düşmanlık, menfi tarafgirlik, bölücülük, inat, asla sulh olmamak, haset, kıskançlık.... Bunların hiçbirine izn-i şer'î yoktur.
Bunların hepsi keskin sirkeye benzer. Önce küpüne zarar verir. Sonra etrafına...
Dinimiz esasen bu düşmanlık argümanlarını önlemek için çok tedbir almıştır: "Bir Müslüman'ın diğer bir Müslüman'a üç günden fazla küs durması haramdır."2 demiştir mesela. Nitekim küslüklerin en fazla üç günle sınırlandırılması, insanlar arası kini ve nefreti önlemek, barışı ve muhabbeti sevdirmek içindir.
Kin Beslemiyorum
Bu menfî duyguları önleyen tek silah affetmek ve safhla muamele etmektir. Bu Kur'ân'ın emirlerindendir. Kur'ân, "Eğer affeder, yüzlerine vurmaz, başlarına kakmaz ve ayıplarını, eksikliklerini örter, müsamaha gösterirseniz, bilin ki, şüphesiz Allah da çok bağışlayıcı ve engin merhamet sahibidir."3 buyuruyor.
Affeden, yüzüne vurmayan, başına kakmayan, eksikleri örten, müsamaha ve musafaha gösteren insan kin gütmez, nefret ekmez.
Bir gün Resulullah Efendimiz (asm), "Şimdi Cennetlik biri yanınıza çıkıp gelecek." Buyurdu. Az sonra Sa'd bin Ebî Vakkas (ra) çıka geldi.
Abdullah bin Amr da bu kişiyi Cennet ehli yapan sırrın ne olduğunu anlamak istedi ve takip etti. Sa'd'ın evine misafir oldu ve sordu. Sa'd:
"Gördüklerin dışında bir şey yapmıyorum, fakat içimde hiçbir Müslüman'a kin beslemiyorum ve Allah'ın verdiği bir hayırdan dolayı kimseyi kıskanmıyorum."4 dedi.
Kendimize Ceza Veriyoruz
Kin ve nefret ile biz hiçbir şey elde edemeyiz. Sadece hasım olduğumuz kişiye kendi içimizde ceza vermiş oluyoruz. Oysa aslında farkında olmadan kendimize ceza veriyoruz.