Kur'an-ı Kerim'de anlatılan "Hz. Meryem"

Hz. Meryem, iffetli, takvalı ve saliha bir kadındı. Kur'an-ı Kerim'de O'nun iffetinden, takvasından, saliha bir kadın oluşundan bahsedilir. Allah-u Teâlâ'nın iffetli dediğine iffetsizlik isnadında bulunmak Müslüman'a yakışmaz, bilakis Hz. Meryem'in iffetini savunmak görevimizdir, bu bize Allah-u Teâlâ'nın emridir. Tarihte bu iftira, İsrailoğulları tarafından dile getirilmiş; Kur'an-ı Kerim'de bu iddia reddedildiği gibi müddeiler de lanetlenmiştir (Nisa, 156). Oysa Hz. Meryem'in amcasının oğlu marangoz Yusuf bin Yakub, Meryem'i hâmile görünce edeplice sorular sormuştu. Çünkü Hz. Meryem'in dindarlığını, iffetini, ibadete düşkünlüğünü iyi biliyordu. Beytülmaktis'in hizmetleriyle görevli olduğundan Meryem'deki bu güzel hasletleri iyi bilirdi. Amcasının oğlu Yusuf, bu gerçeği sormak istemiş ve şöyle demişti: pushfn('ads'); "Ben, senin işin hakkında kalbime düşen şüpheyi, soruyu ölünceye kadar kalbimde taşımayı uygun görmüyorum." Hz. Meryem, "Öyle ise güzel bir söz söyle" dedi. Yusuf, "Ben de ancak güzel söz söyleyeceğim. Bana söyler misin, tohumsuz ekin biter mi" dedi. Hz. Meryem, "Evet, biter" dedi. Yusuf, "Bir ağaç, kendisine yağmur düşmeden yetişir mi" dedi. Hz. Meryem, "Evet, yetişir" dedi. Yusuf, "Erkek olmadan, çocuk olur mu" dedi. Hz. Meryem, "Evet, olur. Sen, Allah'ın ekini ilk yarattığı gün tohumuz olarak yarattığını bilmiyor musun Allah'ın ilk defa ağacı yağmursuz yarattığını, yağmursuz yeşerttiğini, Allah'ın ağacı da yağmuru da ayrı ayrı yarattıktan sonra, yağmuru ağacın hayatına vesile kıldığını bilmiyor musun" dedi ve şöyle devam etti: "Yahud suyun yardımını, Allah'ın bitirmeye güç yetiremediğini söyleyebilir misin Eğer öyle olsaydı Allah, ilk ağacı bitirmeye güç yetiremezdi" dedi. Yusuf, "Ben öyle söylemiyorum. Çok iyi biliyorum ki Allah, dilediğini yapmaya gücü yetendir. Bunun için de "ol" derse hemen oluverir" dedi. pushfn('ads'); Hz. Meryem, "Sen, Allah-u Teâlâ'nın Hz. Adem'i ve eşini erkeksiz ve kadınsız yarattığını bilmiyor musun" dedi. Yusuf, "Evet biliyorum" dedi. Bu konuşmadan sonra Yusuf, daha fazla bir şey sormadı. Kendisinin bilmediği Allah tarafından verilen bir hal olduğunu anladı ve Beytülmaktis'teki Meryem'in hizmetlerini de üzerine aldı. Hz. Meryem'in hamilelik sürecinden sonra hamlini vaz etmesi ve sonrasında vuku bulan hadiseler Kur'an-ı Kerim'de şöyle anlatılmaktadır: "Böylece Meryem (Cebrail'in üfürmesi ile) İsa'ya gebe kaldı ve onunla uzak bir yere çekildi. Sonra doğum sancısı onu bir hurma ağacına dayanmaya götürdü, 'Ah nolaydım! Bundan önce öleydim de unutulmuş gitmiş olaydım' dedi. (Cebrail, yüksek bir yerde bulunan) Meryem'e aşağı tarafından şöyle çağırdı: 'Sakın üzülme, Rabbin senin alt yanında bir su arkı yarattı. Hurmanın dalını kendine doğru silkele! Üzerine devşirilmiş taze hurmalar dökülsün! Artık ye, iç. Gözün aydın olsun! Eğer insanlardan birini görürsen, 'Ben, Rahman'a oruç (susma) adadım. Onun için bugün hiç kimseye asla söz söyleyemem!' deyiver. Sonra çocuğu alıp kavmine getirdi. Onlar, 'Ey Meryem! Yemin olsun sen acaib bir yaramaz iş yapmışsın. Ey Harun'un hemşiresi! Senin baban kötülük adamı değil idi, anan da fahişe değil idi (bu çocuğu nereden buldun) dediler. Bunun üzerine Meryem, çocuğa işaret etti. Oradakiler, 'Biz, beşikteki çocukla nasıl konuşuruz' dediler. Çocuk, konuştu: 'Ben, gerçekten Allah'ın kuluyum. Bana kitap verdi ve beni peygamber yaptı. Beni her nerede olsam mübarek (hayırlı) kıldı ve yaşadığım müddetçe bana namazı, zekâtı emretti. Beni, anneme hürmetkâr yaptı, azgın bir zorba yapmadı" (Meryem Sûresi, 22-32). Kur'an-ı Kerim'de Hz. Meryem'in hamileliği, hamlini vaz'ı ve sonraki süreçleri detaylı şekilde anlatılmış, mübhem hiçbir yön bırakılmamıştır. Buna rağmen, Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Cihad Kısa, öğrencilere Hz. Meryem'i anlatırken, onun iffetsizliğine hamledilecek şu cümleleri kurmuştur: "Hah. 'Sen de der, ben küçükken beni bırakıp bir yere gidiyordur'