Abdulkuddüs Ebu Salih ve Görüşleri

Abdulkuddüs Ebu Salih, İslâmî edebiyat ve İslâm hukuku alanında yetkin bir âlim, gerek davetçi kimliğiyle gerekse edebiyat vesilesiyle İslâm'a hizmet etmiş, bu yönleriyle gönüllerde yer tutmuş önemli bir şahsiyettir. Rahmetli Ali Nar Hocamızın dostu Abdulkuddüs Ebu Salih'le İslâmî edebiyat toplantısı vesilesiyle Türkiye'ye gelişlerinden birinde tanışmış, sohbet etme imkanı bulmuştum. Ebu Salih'in Ali Nar Hocamızla dostluğu "Rabıtatu'l-edebi'l-İslâmî'l-âlemiyeInternational League of Islamic LiteratureDünya İslâmî Edebiyat Birliği" vesilesiyle gelişmiştir. Rabıta'nın genel başkanı Şeyh Ebu'l-Hasen en-Nedvi'nin vefatından sonra birliğin merkezi Suudi Arabistan'a taşınmıştı. Bu süreçte Abdulkuddüs Ebu Salih, birliğin başkanlığına getirilmişti. Rahmetli Ali Nar Hocamız da birliğin Türkiye Şube Başkanıydı. Bu görevi şimdi biz deruhte etmekteyiz. Prof. Dr. Abdulkuddüs Ebu Salih, 28 Temmuz 1932'de Halep'te doğdu. Babası âlim ve hukukçu Muhammed Naci'dir. İlk ve ortaokulu bitirdikten sonra 1949 yılında Halep'te lise öğrenimini tamamladı. 1954 yılında Şam Üniversitesi Arap Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdi. Daha sonra aynı fakültenin eğitim fakültesini bitirdi. 1959 yılında ise Şam Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. Yüksek lisansını 1964 yılında Mısır'da Kahire Üniversitesi Arap Dili ve Edebiyatı alanında tamamladı. 1971 yılında aynı fakültede doktorasını birincilikle tamamladı. pushfn('ads'); Bir süre Halep'te Maarif Nezareti'nde öğretmenlik yaptı. Daha sonra Suudi Arabistan İmam Muhammed İbn Suud İslâm Üniversitesi Arap Dili ve Edebiyatı Bölümünde 40 yıla yakın profesör olarak çalıştı. Öğretim görevliliği sürecinde birçok yüksek lisans ve doktora tezine danışmanlık yaptı. Yazıları hakemli dergiler başta olmak üzere muhtelif dergi ve gazetelerde yayınlandı. Üstad Abdulkuddüs Ebu Salih, başta İslâmî edebiyat ve Arap edebiyatı olmak üzere değişik konularda eserler kaleme aldı. Dünyanın değişik yerlerinde konferanslar verdi. Birçok yazısı değişik dergilerde yayınlandı. Biz de İslâmî Edebiyat dergimizde zaman zaman yazılarını yayınlıyorduk. Ali Nar Hocamızın dostu, değerli edebiyatçı ve davetçi Abdulkuddüs Ebu Salih, 22 Mart 2022'de dâr-ı bekâ'ya irtihal etti. Dünya İslâmî Edebiyat Birliği'ne, ailesine ve dostlarına başsağlığı dilerim. Cenâb-ı Allah, rahmet etsin, makamı âli, mekânı cennet olsun. ÜMMETİN GÖNLÜNDEKİ ÇAĞRI: İSLÂMÎ EDEBİYAT Abdulkuddüs Ebu Salih, "Ümmetin Gönlündeki Çağrı: İslâmî Edebiyat" yazısında şöyle demektedir: "Ümmetin durumu, Haçlı Seferleri döneminde, bundan daha beterdi. İşte tarihi kitapları, ümmetin hayatındaki tefrikabölünmüşlük yüzünden nasıl gerilediğini bize aktarırken; fikirde ve toplum yapısındaki bu durum cihat ruhunun öldürülmesi sonucu, Haçlı ordularının niçin yüz geri edilemediğinin ipuçlarını verir. Ve Mescid-i Aksa'nın işgalinde toplanır her şey Yani Papa II. Urban'ın, "bal ve süt fışkırtan topraklar" diye tanıttığı ülkenin elden çıkmasının nedeni. İslâmî edebiyat mı Kureyş kâfirleriyle yapılan ilk savaşla başlamıştır. Bu rolünü de Bedir'le başlayıp, Haçlı Savaşları'na gelmeden, Hıttin Muharebesi'ne kadar en parlak dönemini tamamlamıştır pushfn('ads'); Bu dönemde üzerinde, ümmetin sapasağlam dinine bağlanmasının hissesi olup, düşmanı karşılama ve çetin savaşların tasviri, şehitlere ağıt ve zafere teşvik heveslendirme edebiyatın konusuydu. İşte şimdi tarih tekerrür ediyor. Ama ne var ki, bu azılı düşmanı karşılayacak devlet yok gibi. Hatta potansiyel düşmanın tehdidine karşı, ya da zifiri karanlık fitnelerin önüne dikilecek irade yok Yine öyle bir hassas durum ki, bu kadar kin ve intikamla dolu bir düşmana tarih şahit olmamıştır. Kötülüğüne denk dönem yaşanmamıştır. Çünkü irili ufaklı devletler de onun düşmanlığına yardımcı oluyor. Bu düşmanın fenalığı öyle ürüyor ki, kuşatılan Filistin halkının bir ferdi bile korunamıyor! Ve bu bela o kadar arttı ki, geceli gündüzlü öyle yağdı ki, insanların yüreği bile tutuldu, gözyaşı kurudu. Çünkü kardeşlerinin yaralılar şehitler arasında görüyor, kadınlarının süngülenmiş çocuklarının boğazlanmış; açlık ve mahrumiyetten paramparça olmuş hali seyrediyor Biz artık duâ ve şikâyetlerimizi bile Allah'a ulaştıramaz haldeyiz. Artık yüreğimizi ferahlatmak için feryat edip ağlamaya bile mecalimiz kalmadı. Daha öncekiler gibi, acısını şiirle dile getirmek için şâir ve edipler de, yürek coşkusu bile kalmadı. Kalmadı ki, sözle olsun ümmetin gönlünü yanılgıdan uyandırsın Yılgınlık ve ürkeklikten, tereddütten silkelensin. Allah (C.C..)'nın emrettiği cihat, ruhundan uzaklaşma yerine hâlini düzeltip, sırf Allah için saldırganlık ve taşkınlıktan uzaklaşsın. Edipler, nazmen ve nesren harekete geçip, ümmetin kalkınması ve ilerlemesi için, alet ve edevatını hazırlaması için ümmetin savunmasını sağlamak için söylemeli ve yazmalıdır (İslâmî Edebiyat, 2017, sayı: 69, s. 9-10). FETİH VE İŞGAL ARASINDA KUDÜS Üstat, "Fetih ve işgal arasında Kudüs" yazısında Kudüs hassasiyetini şu cümlelerle dile getirmekteydi: