Tuğrul Bey, Sultan Yavuz ve Erdoğan

Tarihin kırılma anları vardır. Osmanlı'nın yıkılması bir kırılmadır. Küllerinden Türkiye Cumhuriyeti Devleti doğmuştur. Çanakkale ile başlayan Kurtuluş Savaşı ile devam eden süreçten devletimiz ortaya çıkmıştır. Dün Haçlı Seferleri ile başlayan Türklerin Anadolu'dan çıkarılma süreci devam ediyor. Adına Şark meselesi denilen bu ideolojik savaş sürüyor. Düşman sadece Batı değil. Bu coğrafyada bizi kültürel olarak işgal etmek isteyen iki akımda mevcuttur. Bu coğrafyanın ve dünyanın barışı Türk İslam geleneğine bağlıdır. Bu yolun temeli hoşgörü, akıl, adalet ve insan sevgisini temel alan tasavvufi anlayıştır. Bu anlayışın ana gövdesini Ehli Sünnet Akidesi oluşturur. İmam Maturidi bir Türk'tür. İmam Buhari bir Türk'tür. Akıl ve bilim insanları İbni Sina, Farabi bir Türk'tür. Türk İslam Medeniyeti, Kur'an, Sünnet akıl ve bilim dayanır. Bizim medeniyetimizi tehdit eden iki önemli akım vardır. Bu akımlar Vahhabi ve Şia yayılmacılığıdır. Önceki günkü yazımda kültür ve sanat üzerinden ülkemizin işgalini ele almıştım. Şimdi ise devletimiz ehlisünnet geleneğini tehdit