Sibel Eraslan

Star

Gökler bize yakın olsun...

Ne zamandan beri "yıldızlara bakmanın" boş hayal peşinde koşmak olduğu öğretildi bize Niçin seyrettiğimiz filmlerde, en komik adamlar nişanlılarının evine uçakla dalarlar Niçin "eller aya, biz yaya" diye hayıflanırken bile, ay veya uzay bizim için hayalden bile uzaktadır8. sınıf öğrencisi olduğum günlerde -1981- sosyal bilgiler öğretmenimiz yazılı

Çok kutuplu ve daha adil bir dünya için...

Ülkemiz ve dünya kritik bir dönemden geçiyor. Bir yanda ABD ve Avrupa kendi içlerindeki anlaşmazlıklara rağmen bir kutubu simgeliyorlarsa da diğer kutupta Çin, Rusya ve müttefikleri duruyor. Ama bir de "Küresel Güney Grubu" adı da verilen Latin Amerika ülkeleri, Endonezya, Malezya gibi ülkelerin de içinde yer aldığı ve çok kutupluluğun başını çeken

İnsan karşıtı bir kötücüllükle karşı karşıyayız...

Epstein Davası ile tüm dünyanın aynı anda konuştuğu küçüklerin cinsel istismarı konusunun ardında, kayıp kişiler ve insan kaçakçılığı gibi devasa konular var... Çocukların seks işçisi ve safarilerde kurban olarak kullanıldığı kapkara, şeytani bir bağlantılar silsilesi bu... Şantaj ağları aracılığıyla; sermayenin, medyanın, trendlerin, politikayla e

Uluslararası çocuk istismarı: Epstein Davası...

2003'te ABD'nin Irak'ı işgali sonrasında, ölüsüne de dirisine de rastlanılmayan ve akrabaları tarafından aranan tam 8000 kişi kayıptı. Uluslararası Af Örgütü'nün raporuna göre kayıpların 4000'i kadın ve çocuklardan oluşuyordu... Bu kayıplar hâlâ bulunamadı... O günlerde fark etmeye başladığımız uluslararası kötülük çeteleri; ülkeleri zaten tarumar

İsrail ve şeytanlaşma temayülü...

İsrail'in zulümlerine her baktığımızda artık bu kadarı da olmaz diyoruz. Ama daha fenasını bulup çıkartıyorlar her seferinde karanlıklardan... Bunu mükemmel bir gelecek -Vadedilmiş Topraklar- için yapıyorlar... Bir siyasi mühendislik eseri olarak kundaktaki bebekleri dahi öldürerek, Filistin'i Filistinsizleştirme projesini uyguluyorlar... Ne kadar

"1 ay sonra dünya yok olacak!'... Deseler...

1 ay sonra dünya yok olacak deseler neler düşünürdük Nelerin peşine koşardık Kaçırdıklarımız, pişmanlıklarımız, özürlerimiz, dikkat ve rikkat etmediklerimiz, çok uzun ve çok geniş olduğunu zannettiğimiz zamanın aslında ne kadar kısa ve ne kadar dar olduğunu fark edişimiz, hayallerimizin yangını, geleceğe ve yaşlılığımıza ertelediğimiz maddi-manevi