Yılan deliğinden tekrar ısırılmayalım!
Yılan deliğinden tekrar ısırılmayalım!
ŞEVKİ YILMAZ
Bizleri; Yeryüzünün en üstün ve en şerefli varlığı insan olarak yaratan, akıl nimetiyle donatan, sayısız nimetlerinin en üstünü Müslümanlardan kılan ve kurduğu Dünya ve diğer Âlem sofrasında sayısız nimetleriyle yaşatan ve tüm nimetlerinin hesabını hepimize bir nefes yakın olan ölümümüzle başlayan Kabir Hayatımızdan itibaren Ahiret'in büyük buluşma ve duruşma gününde soracak olan Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allah'ımıza hamd ve Eşsiz Önderimiz, Sevgili Resulümüz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Resul Efendilerimize, izinden gidenlere, Ehlî Beyti'ne, Ashabına, canımız ana ve babamıza, hocalarımıza Allah (c.c)'ın ilke ve inkılabı İslam'a tabi olan Mümin kardeşlerimize, din ve vatan muhafızı şehid ve gazilerimize salat ve selam olsun!
Süper güç olma idealiyle yoluna devam eden Türkiye'miz; Siyonistlerin "Yeni Dünya Dümeni!"tuzağını"Yeni Dünya Düzeni!"planıyla bozmak için, hâlâ engellenmeye çalışılan İslam Medeniyetinin ve tıkanan milli değerlerin önünü açmaya mecburdur ve mahkûmdur!
Milli Savaş Sanayinde millileşmemiz yolunda önemli atılımlar atıldı! Ama eğitimin millileşmesi, ahlaki değerlerin güçlendirilmesi ve değerler eğitiminin tatbiki yolunda maalesef hâlâ yavaş ilerliyoruz! Bir türlü önlenemeyen dijital (deccal) sosyal medyanın saldırılarıyla ahlaki yozlaşma ve soysuzlaşma artarak devam ediyor!
Milli üretim, milli ilaç, milli tarım ve hayvancılık yolunda beklenen, gerekli ilerlemeleri sağlayarak hızla mesafe almaya mecbur ve mahkumuz!
Aile yuvalarımızı yıkmak ve ahlaki değerlerimizi yok etmek için dikte ettirilen"İstanbul Sözleşmesi"ve sağlığımızı yok etmek için görevlisiyonist"DSÖ"terör örgütüyle yapılan antlaşmalargibi Dünya'yı kurtarma adına çare olarak sunulan"İklim Yasa Tasarısı!"ile yılan deliğinden yeniden ısırılacağımızın endişesi içindeyiz!
Daha evvel de altın kapta sunulan bu zehirlerin milyonlarca insanımızın nasıl yok ettiğine, yuvaları nasıl bitirdiğine yaşayarak şahid olmadık mı
"Süresiz Nafaka" "Kadının Beyanı Esastır!" "genç yaşta evlenen çiftlere ceza!"gibi akli ve İlahi yasalara aykırı çıkarılan yasalarla nice canların yandığına ve hâlâ cezaevlerinde haksız olarak çile çektiklerine şahid olmadık mı
Ve hâlâ bu yasaları kaldıramamışken ve kendi oluşturduğumuz mazlumların bedduaları üzerimizdeyken şimdi sıra "eti yenen hayvanların yok edilmesini sağlayacağı" ısrarla söylenen, iddia edilen, "İklim Yasaları"na mı geldi!
Eşsiz Önderimiz Hz. Muhammed (sav) Efendimizin "(Akıllı ve olgun)Mü'min aynı delikten iki defa sokulmaz, ısırılmaz."
Ve "Müminin ferasetinden sakının. Çünkü o, Allah'ın nuruyla bakar"buyurduğu uyarılarına ne zaman uyacağız!
Koskoca Osmanlı Cihan Devletimizi batılılaşma ve batı dayatmalarıyla dikte edilen gayri milli antlaşmalarının acı neticelerinin yıktığı gerçeğini ne zaman anlayacağız!
Sadece ve sadece ülkemizin dahili ve harici düşmanlarının, LGBT ve benzeri cinsi sapıkların sevindiği batının bâtıl yasalarını kaldırmaya çalışmamız gerekirken, bu yılanların milletimizi ikinci defa ısırması ferasetsizliğine ve basiretsizliğine nasıl düşebiliriz! Ve alet olabiliriz!
Şu ilahi mesajlar, bu emperyalist ülkelerin oyunlarını apaçık ortaya koymuyor mu:
"İnsanlardan öylesi var ki, dünya hayatıyla ilgili sözleri senin hoşuna gider. Üstelik kalbindene kadar iyi niyetlertaşıdığına dair Allah'ı şâhid tutar. Hâlbuki o, gerçekte en azılı düşmandır.Çünkü keskin zekâsı ve tatlı diliyle kamuoyunu yanıltarak halkı dilediği gibi yönlendirir. Vebu yapmacık sözlerinden sonra, günlük yaşantısınadönüp gidince,hele bir de yönetimi ele geçirince,yeryüzünde(barış kılıflı)bozgunculuğa girişmeye,savaşlarla, yalanlarlaterör çıkarmaya, ekini,gıdayı, sağlığı, kültürüve nesli yok etmeye çalışır.Bencillik ve açgözlülüğü yüzünden, tabiatı bozacak, sağlıklı ve erdemli bir neslin yetişmesini önleyecek, verimli bir üretimi ve âdil paylaşımı baltalayacak eylemlerde bulunur.(Genleri bozulmuş İsrail tohumları ile bitki ve hayvan türlerini ve bebeklerin-gençlerin geleceğini tahribe yönelir) Oysa Allah,emperyalist ve siyonist