''Dünyayı İslam kurtaracak!'' diyen Alev Alatlı'ya sevgiyle...

Medeniyet kurma geçmişi olan, yarına bu misyon bakış açısı ile bakan milletlerin yükü hafife alınmayacak kadar ağırdır.

Bizim kaderimiz, tıpkı bu misyondan oluşmaktadır. Aydınlar ve fikir önderlerimizin zamanında değeri bilinmese de; mütefekkirlerimiz bu misyona göre dava kervanına mihmandarlık edebiliyorsa, demek ki kodlar ve kökler yerinde sağlam bir şekilde duruyor.

Hele hele eğer bu misyonu kaderi olan milletin kodları ile oynandıysa, onun asil kökleri kurutulmaya çalışıldıysa, aydın ve münevverlerin yükü daha da fazla ağırlaşır.

Alev Alatlı denildiğinde, aklıma ilk bu geliyor; medeniyetinin, köklerinin unutulması için ellerinden gelen her şeyi yaptıkları milletime fikir yolculuğunda ışık tutan cesur münevver...

Bilinçli eğitimci, yol gösteren ve misyonunu farkına varması için durmadan yazan mütefekkir.

Kitapları, söyleşileri baştan aşağı "Yol nedir" sorusuna cevap bulan bir içerikte.

İslam değerlerini savunan, buna inanan inanç sahibi bir şahsiyet...

Abide şahsiyetleri kaybettikten sonra kıymetini daha fazla anlar toplumlar.

Çünkü bu hep böyle olmuştur.

Tarihe baktığımızda da, örneklerle dolu hikâyelere tesadüf etmemiz mümkündür.

Derin Rusya, derin Avrupa, derin Amerika tanımını edebi ölçüde anlayabilen ve aktaran entelektüel bir şahsiyeti kaybettik.

Dinimizi, milli değerlerimizi kendi üslubu ile analiz eden, derin isimdir Alev Alatlı.

Türkiye'nin siyasi keşmekeş tarihine ses çıkaran, siyasilere engeller olduğunda sözünü esirgemeyen, cesur biri olarak anılacak hep.