Nefes nefese...

Maça saatler kala İcadi'ye verilen ceza son derece tat kaçırmıştı. Okan Buruk'un İcardi'nin yokluğunda o bölgede oynatmasını beklediğim isim Zaha'ydı. Buruk, tercihini Vinicius'tan yana kullanarak beni şaşırttı. Topu seven, ofansif oyuna yatkın Antalyaspor karşısında Zaha daha uygun bir tercih olabilirdi. Yeni transferlerden Köhn, ilk yarıda Antalya'nın sağ kanat aksiyonlarında savunmada zorlansa da genel anlamda beklediğimden çok daha iyiydi. Köhn, hücum katkısıyla sarı kırmızılılara hatırı sayılır miktarda penaltı ve gol pası kazandıracak zannımca. Hakemin kendisi aleyhine çaldığı hücum faullere çok şaşıran Vinicius'sa acilen Türkiye Süper Lig faul standartlarına alışmalı. Bence Arjantinli'den tamamen farklı bir santrfor tipi olarak (özellikle hava hakimiyetiyle) faydalı işler yapacak.

Dün akşam Sergen Hoca'nın takımı karşısında zorlanan ve güçlü bir oyun sergilemeyi bölüm bölüm başarabilen sarı-kırmızılılarda en etkili isim Kerem Aktürkoğlu'ydu. Kerem, ikinci penaltıyı kaçırdıktan sonra bir ara Torreira için sahaya sedye geldiğinde tüm statta yüzler iyice asılmıştı. Derken, Torreira ayağa kalktı, seyirci hareketlendi ve o dakikada Vinicius çıkıp sahaya Zaha sürüldü. Bitime 20 dakika kadar vardı ve açıkçası sarı-kırmızılıların farkı açma ihtimali artık daha da artmıştı ama öyle olmadı. Zaha'dan benim artık bir beklentim kalmadı. Tete gibi o da kendine oynuyor. Ziyech'se nerede hiçbir fikrim yok. Ndombele ile birlikte bu dört isim artık Galatasaray'a katkı sağlamaz diye düşünüyorum.