Bir lira diye yazılır bir milyar diye okunur

Muhasebe Deprem haberini duyunca ilk yapılması gerekenin muhasebe olduğunu günler sonra anladım. Dolayısıyla bunu ilk anda yapmış olmasam da geç kalınmadığının altını çizmek isterim. Muhasebeden kastım, acaba ben ne yaptım da başıma bu geldi Önce kendini sorgulama. Sonra, acaba toplum olarak ne yaptık da başımıza bu geldi Bu sorulara menfi veya müspet cevap verip vermemek önemli değil. Önemli olan hangi cevabı verirsek verelim tövbe ve niyaza kesinkes ihtiyaç duyduğumuz. Eylem, Berdevam Kendinle hesaplaştıktan sonra yapılması gereken, harekete geçmekti elbette. Tabiri caizse önce muhasebe, tövbe ve niyazla adeta maddi manevi abdest aldıktan sonra işe koyulmaktı. Çok şükür devletçe ve milletçe bunu başardık ve elimizden geleni ardımızda bırakmadık. Kurtulan her can için birlikte sevindiysek, yiten canlar için birlikte hüzünlendik. Evet, yitirilen canlarımızın acısını anlamaya çalışmak imkansız, anlatmaya çalışmak hadsizlik, susup öylece oturmak da gamsızlık olurdu. Bir'imizin bin'le bir olduğu düşüncesiyle yalnız elimizi değil tüm varlığımızı taşın altına koymak gerektiği noktasında bir olduk milletçe. Milyarlarca liralık ayni ve nakdi yardımların yanı sıra herkes kendi kabiliyeti ve mesleği doğrultusunda bir şeyler yapma gayretinde bulundu. Yediden yetmiş yediye yekvücut olduk, üç beş aklı evvelin kaos seviciliğine rağmen. Örümcek ağının süvariden güçlü olduğuna inananlar olarak kumbaranın barınağa dönüştüğü günleri de görmemiz yakın. Fakat mühim olan, hizmette berdevam olmaktır diyor kudemâ. ('Kardeşim berdevam, kudemâ... ne diyorsun sen' diye hemen çıkışmayın lütfen. Çünkü 'Önemli olan, çalışmaya devam etmektir diyor eskiler.' şeklinde ifade etseydim biraz kadük kalacaktı. Zira eskiler, eskide kalsaydı bugün konuşmuyor olurduk. Ayrıca eski demek, önden gitmek demektir aslında ve 'el-Mukaddim' kelimesiyle de akrabadır. Neyse, konumuz bu değil.) Hizmette berdevam olmayı mühim bulmak, yaşadığımız afetin yaralarını sarmaya uzunca bir süre daha devam etmemiz gerektiği gerçeğiyle yan yana konulduğunda daha anlamlı hale geldi. Ulu çınarlarımızdan Sadettin Ökten'in, katıldığı programda kudemâdan nakille söylüyorum diyerek dile getirdiği