Büyüyen tehlike: Şeker bağımlılığı

Günümüzde şeker bağımlılık yapan bir toksik (zehir) gıda olarak dikkati çekmektedir ve şeker giderek daha tehlikeli bir hale gelmektedir. Bir yiyecek lezzetli olduğunda, ağızda daha uzun süre kalması için düzenleme yaparız; onu daha yavaş çiğner, bundan memnun olur, tadını çıkarır, bize verdiği zevkten yuttuktan sonra da faydalanırız. Bu zevkten söz ederek, diğer insanlarla paylaşarak bu duyguyu daha da uzatırız, zevk büyük oldukça sindirim de o kadar iyi olur. Buradaki zevke dikkat edelim. Zararlı, yağlı, yumuşak, şekerli ve hatta sütlü çok büyük miktarlarda endüstriyel (işlenmiş) gıdaların zahmetsizce yeterince çiğnemeye gerek kalmadan ağızdan geçtiği, boğazdan hiç çabasız kaydığı gıdaların verdiği sanal hoşnutlukla bu zevki karıştırmayalım. Aslında çiğnemenin zevki daha çocukluktan aşılanır. Anne tarafından emzirilmenin azalması, bebeklerin biberonla, çok şekerli sütlerle ve karışık besinlerle beslenmesi, sütlü ve yağlı besinlerin tat alma kapasitesine zarar vermesiyle sonuçlanır. Bu anne memesinin eksikliğini, o hiçbir şeye aldırmadan beslendiğimiz, taşındığımız, sadece yaşamaya bırakıldığımız zamana muhtemelen büyük bir geri dönme arzusu doğurmuştur. Bunu da büyük