Muhalif dostların yol ayrımı

Ormanda alevler daha yükselmeden başlıyorlar, "Akepe otel yapacak..." yaygarasına. Halbuki, Anayasa'nın 169. Maddesi'ne göre değil otel veya konut, "yanan yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık" dahi yapılamaz. Ya ne yapılır İlgili madde gayet açık ve net: "Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir (...) Bütün ormanların gözetimi devlete aittir." Nitekim böyle de olmuştur... Yanan yerlere dikilen ağaçların görüntülerini Orman Genel Müdürlüğü yayımladı. Lakin öyle kötücül zihniyetle baş başayız ki... Yunanistan maazallah İstanbul'a iki bomba atsa, "Akepe müteahhitlerine inşaat alanı açıyor!" derler! Sanki dersin FETÖ'nün Cevheri'sinin hık demiş burnundan düşmüşler gibi. Öyle külyutmaz, öyle kurnaz, öyle fabrikatörler! Hiç kuşkunuz olmasın, Türkiye fiili saldırıya uğradığında, mebzul miktarda "tiyatro" diyenler de çıkacaktır aralarından. Tıpkı 15 Temmuz'daki Gladyo saldırısına "tiyatro" diyenler gibi. Bir kısmı da "S-400'ler nerede" diye cart curt edecektir. "S-400'leri Saray'ı korumak için aldılar!" diyen Akşener'in bu koronun önde gidenlerinden olacağı kuvvetle muhtemel. Zira... Marmaris'teki orman yangınını söndürme çalışmaları içinde yer alan uçak görüntülerine rağmen, "Uçak yok!.." diyebilme yeteneği var. "Yanıltıcı bilgi yayma" veya "yalan" hususunda müeyyide tastamam uygulanırsa tek cümle kuramazlar. Onun için bundan çok rahatsızlar. Hayır yani, yalanda gözü olmayan neden rahatsız olsun ki. İşin trajik yanı şu: Uyuşturucu müptelası gibi yalana dolana, tezvirata bağımlı hale geldiler. Kendilerini kapattıkları algı mağarasından birileri bir an için dışarı çıkıp bir nebze ışık getirse, gözlerine cam kırıkları batmışçasına feryat ediyorlar. Kendi yazarları Soner Yalçın arkadaşımız, "Erdoğan gitsin diye devleti çökertmeyin!.." dediği için linç edildi, ötesi var mı Lafın düzünü edelim: Bu saatten