Karikatür kafa
Dünyanın akıbetini, ABD'nin İsrail'in emir eri gibi hareket etmesinden rahatsız olanlar ile her ne pahasına olursa olsun İsrail'in her arzusunu yerine getirmeyi İsrail'e sadakatin gereği görenler arasındaki "çatlak" belirleyecek.
Malumunuz biri MAGA'cılar, diğeri "Küreselciler" tesmiye ediliyor.
Biliyorum çok hazin, çok trajik ama dünyanın hâli pürmelali böyle. Baksanıza, koskoca nükleer güç Rusya'nın bile umudu bu çatlakta.
Hülasa edecek olursak: MAGA'cılar ABD'nin Tel Aviv'den değil Beyaz Saray'dan yönetilmesini istiyorlar. Yani, kavga "Önce Amerika" diyenler ile "Önce İsrail" diyenler arasında.
Soykırımcı İsrail'e bakıp da sakın ola "Önce Amerika" diyenleri çok matah bir şey sanmayın.
Tamam, Gazze'de yerlerden bir avuç un toplamaya çalışan çocukların bombalanmasını, hâlâ "İsrail'in kendini savunma hakkı" kapsamında değerlendirenler kadar insanlıktan çıkmış değiller. Fakat nihayetinde Amerika emperyalizmi, aklınızdan çıkarmayın.
Soru şudur: Trump'ın etrafında kümelenen MAGA'cılar bir şekilde küreselcileri dizginleyebilirler mi Başka bir ifadeyle, MAGA idealiyle seçim kazanan Trump'ın küreselcilere boyun eğmesine engel olabilirler mi
Trump'ın "narsist" kişiliğini özellikle hesaba katarak (kendi düşüncelerini sanki Trump düşünüyormuş gibi sunarak) ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar.
Fakat küreselciler, İsrail'in istekleri doğrultusunda matine-suare öyle tazyik yapıyorlar ki, ABD'yi tekrar İran'a saldırtmadan, yani bölgemizi savaş cehennemine döndürmeden duracak gibi değiller.
Trump'ın "İran'ın nükleer kapasitesini yok ettik" açıklamasının karşısına, Washington Post örneğinde olduğu gibi isimsiz İranlı yetkililere dayandırdıkları "Beklenen kadar yıkıcı olmadı" lakırdısını koyuyorlar. İngiliz The Sun gazetesi gibi medya organları da İran'ın nükleer santrallerinde tamir faaliyetlerine başladığını iddia ederek söz konusu saldırının "yeterli yıkıcılıkta olmadığı" algısını yerleştirmeye çalışıyorlar.
ABD Başkanı Trump bocalasa da, İsrail adına İran'la savaşmak istemediği için direniyor. Ama daha nereye kadar direnir, orasını bilemiyoruz.