CHP'nin şanlı tarihine yakışır

"Konuyla uzaktan yakından alakam yok, görmüyor musunuz" dedim, "Yine de ifadenize başvurmamız gerekiyor.." karşılığını aldım.
Neden mi Mevzuat böyleymiş...
Sizin anlayacağınız, yoldan geçen herhangi biri sırf gıcıklık olsun diye şikâyetçi olsa bile "dosyanın" kapanması için ifade vermek şartmış.
Bunu neyin üzerine getirecektim yahu Hah, tamam, CHP'li belediye başkanlarının yargılanmasından CHP'nin fena hâlde şekvacı olması üzerine...
Gelgelelim, onca zaman geçmiş CHP Genel Merkezi hâlâ "Bizim belediye başkanlarımızı nasıl yargılarsınız" modunda.
Halbuki cevap gayet basit: Şikâyet var! Üstelik yoldan geçen herhangi biri veya AK Partililer tarafından değil. Bizzat CHP'liler tarafından.
Şimdiye değin CHP'li belediyelerin yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasına temel teşkil eden bilgi ve belgeleri bizzat CHP'lilerin getirdiği iddiasına itiraz eden aklı başında herhangi bir CHP'li var mı Yok!..
"Şikâyet edenler de yargılananlar da CHP'li..." ifadesine peki Yine yok!..
Anlaşılan o ki CHP'li kurmaylar, "Biz kendimizi şikâyet etsek de bizim yargılanmamıza izin vermeyin..." demeye getiriyorlar.
E hani "yargı bağımsızlığı" diye kıyametleri kopartıyorlardı. Yoksa, "Yargı bağımsız olsun ama eski günlerdeki gibi bizden yana taraf olsun..." mu diyorlar

***

CHP Genel Başkanı Özgür Özel de her fırsatta iktidara parmak sallayıp "Sizi yargılayacağız" diyor.
Doğrusunu isterseniz, Özgür Özel'in bu hesaplaşma duygusunda dahi özgün olmadığını, başkalarının duygularına vekâlet ettiğini düşünüyorum.
Çünkü, iktidara geldiğinde yargı gücünü ele geçireceğini ihsas edip, halihazırdaki yargı gücünü kontrol ettiği iddiasında bulunduklarına racon kesmenin hamakattan başka bir anlam taşımayacağını anlamayacak kadar aklını yele verdiğini sanmam.
Kaldı, "Sizi yargılayacağız" demek bir yandan yargının bağımsız olmamasından