Bombayı kendisi koydu

Memleketimin sağcısı solcusu orta yolcusu, ABD Başkanı Biden giderayak "Trump'ın kucağına bombayı bıraktı" diyor.
Neden mi
Ukrayna'nın Rusya'ya karşı uzun menzilli ABD füzelerini kullanmasına Biden izin vermiş de ondanmış.
Yani, Ukrayna-Rusya savaşı başta olmak üzere dünyadaki tüm savaşları bitireceğine söz veren Trump, 20 Ocak'ta başkanlık koltuğuna oturmadan, Biden seçim yenilgisinin intikamını almak istercesine elini çabuk tutmuş ve Trump'ın kucağına bombayı bırakmışmış.
Vah zavallı Trump vah!
Vah "barış güvercini" vah; ne yapacak da bu bombadan kurtulacak
Trump'ın ABD derin devletiyle veya küreselcilerle kıyasıya bir savaş içinde olduğuna tastamam ikna olmuşlardansanız, (Trump'ın kucağına "savaş bombası" bırakıldığına dair) bu zokayı yutmakta zorlanmazsınız.
Halbuki, çok basit bir soru bile mahut "kurgunun" makyajını dökmeye yeter de artar.
O soru da şudur: Trump, savaşları nasıl bitirecek
Netanyahu'dan daha İsrailci, neocon, savaş çığırtkanı Marco Rubio'yu Dışişleri Bakanlığı'na getirerek mi
Yoksa...
Başkanlık seçiminden hemen önce Rusya'ya baskının daha çok olması gerektiğinden, Ukrayna'ya desteğin artırılacağından ve Rusya'nın derinliklerini vuracak kabiliyetteki ABD füzelerinin kullanılması konusunda getirilen kısıtlamaların kaldırılacağından söz eden Mike Waltz'ı Ulusal Güvenlik Danışmanı yaparak mı
Anlaşılan o ki, Trump atadığı bu "elemanlar" marifetiyle savaşı tırmandırıp Rusya'yı onursuz bir barış yapmaya zorlayacak, böylece de Ukrayna-Rusya savaşını bitirmiş olacak!
Demem o ki, kimsecikler kucağına bomba koymuş değil, kritik önemi haiz Ulusal Güvenlik Danışmanı veya Dışişleri Bakanı gibi elemanları atayarak bombayı bizzat kendisi koydu.
Trump'ın Filistin'e barışı nasıl getireceğini sormaya hiç gerek yok
Tüm kritik görevlere İsrail soykırımını savunan elemanları getirmesine bakmaya da lüzum yok.