Adamı yediler doymadılar

Türkiye'de pek konuşulmadı, oysa herkesten çok biz konuşmalıydık, biz konuşmalıyız bu sahtekârlığı. Çünkü hemen her konuda maruz kaldığımız budur. Batı'nın o çirkin, o karanlık yüzüdür. Julian Assange davası maskelerini bir kez daha düşürdü; dımdızlak ortaya çıktı gerçek yüzleri. İfade özgürlüğü, hukuk ve demokrasinin "cahili hegemonyanın" gerçek yüzünün maskelerinden ibaret olduğunu herkes gördü. Çin Dışişleri Bakanı Vang Venbin geçen gün ABD ve İngiltere'nin basın özgürlüğü konusunda ne kadar ikiyüzlü bir yaklaşım içinde olduğunu Julian Assange davasının bir ayna gibi yansıttığını söyledi. Haksız mı ABD ve İngiltere nezdinde başka ülkeleri ifşa etmek "basın özgürlüğü" kapsamında değerlendirilirken, kendi ülkelerini ifşa etmek suç addedilmiyor mu Basın özgürlüğünü kısıtlayan devletler "otoriter" tesmiye edilirken, kendi devletleri basın özgürlüğüne engel olunca "demokrat" sayılmıyor mu Kendi sırlarını ifşa edenlere "hain" derlerken, başka devletlerin sırlarını ifşa edenlere "kahraman" demiyorlar mı ABD "terörist" ilan ettiklerine yargısız infaz yapmakta, "devlet terörü" uygulamakta hiçbir sakınca görmüyor. "Terörist" dedikleri başka bir devletin üst düzey komutanı olsa bile durum değişmiyor. Bunun en son örneği Kasım Süleymani cinayetidir. Gelgelim, Türkiye'nin "terörist" dediği kim varsa, "kahramanmış" gibi kucak açıyorlar. Mesela, Hrant Dink'in katili FETÖ elebaşına yardım ve yataklık yapmayı sürdürüyorlar hâlâ. Hepsinden geçtim, ABD Başkanı Biden, Can Dündar'ın oğluna, "Senin baban bir kahraman" dememiş miydi Neydi kahramanlığı Can'cığın Elemanın bu eylemi, "devlet sırrını" faş etmek dahi olsa, sömürgeciler ve bilumum sömürge aydınları tarafından "basın özgürlüğü" çerçevesinde takdirle karşılanmadı mı İmdi soralım: Can Dündar kahraman da Julian Assange neden hain Sadece bu soru bile