Netflix'in "Adolescence" isimli dizisinde, son derece sıradan bir İngiliz ailesinin daha 13 yaşında katil olan oğullarının hikayesi anlatılıyor.

Dizide çocukları için canla başla çalışan, onları seven, koruyan, kollayan bir baba ve sevgi dolu, neşeli bir anne görüyoruz.

Bu anne babanın oğullarından başka bir de 18 yaşında kızları var. Kızları ile ilişkileri de gayet iyi.

Dizi, ağır silahlı bir polis timinin, bu sıradan ailenin evine düzenlediği şafak baskını ile başlıyor.

Seyrederken sürekli "neden" diye soruyorsunuz. Sabahın köründe uykularından son derece kaba bir şekilde uyandırılan, evlerinin kapısı kırılan, şaşkınlık ve korku içinde polisi izleyen bu insanlar ne yapmış olabilirler

Fakat sonra anlaşılıyor ki ailenin genç oğlu Jamie, kendi yaşlarında bir kız arkadaşını öldürmüş.

Dört bölümlük mini dizinin neredeyse tümünde çocuğun, anne babanın, öğrencilerin, polislerin, öğretmenlerin, hatta Jamie ile ilgili bir rapor yazmaya çalışan psikoloğun ruh hallerini izliyoruz.

Dizide altı çizilen noktalardan biri "eski nesil" ile "yeni nesil" arasında açılan uçurum.

Dünya o kadar hızlı şekilde değişiyor ve gelişiyor ki, ihtiyarlarla gençler adeta iki farklı gezegende yaşayan uzaylılar gibi birbirlerine yabancılaşıyorlar.

Anne babalar, artık genç çocuklarının kullandıkları iletişim sembollerini, emojileri, kavramları bilmiyorlar.

İhtiyarların pek çoğu -ki burada 80-90 yaşındakilerden değil, 40-50'lerindeki anne babalardan bahsediyorum- gençlerin dünyasından giderek kopuyor. Çocuklarının dinledikleri müziklerden, oynadıkları oyunlardan, gezindikleri internet sitelerinden, telefonlarında bilgisayarlarında nelere baktıklarından neredeyse tamamen habersizler.

Gençlerin ilgi alanlarını, etkisinde kaldıkları popüler figürleri de bilmiyor ve anlamıyorlar.

Bu durumun çarpıcı bir örneği ile, İmamoğlu protestolarında karşılaştık.

Popüler oyun konsolu PlayStation'ın sosyal medya platformu X'teki resmi Türkiye hesabı PlayStationTR, "Detroit - Become Human" isimli bilgisayar oyunundan bir görüntü paylaştı.

Bu paylaşım, ben bu yazıyı yazarken 9.3 milyon kez görüntülenmiş, 161 bin beğeni almış, 19 bin kez retweet edilmişti.

Birçok genç oyun kumandalarındaki X düğmesine basarken çektikleri fotoğraflarla cevap verdiler.

Paylaşılan görseldeki gönderme, oyuna aşina olmayanlar için bile açıktı: Gençler zulme karşı isyan eden oyun karakteri üzerinden verilen "mücadele" mesajını aralarında yayıyorlardı.

Meselenin biraz daha iyi anlaşılabilmesi için bu oyunu bizzat oynayıp bitirmiş biri olarak detay vereyim: Oyun tıpkı bir film gibi. Bir senaryo akıyor ama oyuncu belli kritik noktalarda verdiği kararlarla senaryonun akışını değiştirebiliyor. O yüzden oyunu 85 değişik şekilde bitirmek mümkün.