Ölçü olacaklar

Doymayan, kanaatsiz, hırslı ve gururlu insan gönlü iyi ya da bir tecrübe ile hayatın hallerine girmeden, bir ders ve nasihat-ı hal almadan aklını başına almıyor.Daima kendisinin hal ve hareketlerine yön vermek, düzen sağlamak vazifesi iken devamlı bir şekilde gözü dış dairelerde, başkalarının üzerinde oluyor. Evvelâ her hal için insan başkalarına değil kendisine bakmalıdır. Ki, bu yapılabilecek en iyi, en faydalı bir tarz ve şekilde haller olacaktır. Kendine, kendi diline, hareketlerine hakim olmaya bak, bırak başkalarının hakimiyetlerini ve hareketlerini... Önce dar dairede kendimiz... Yargılamak, hesaba çekmek güzel de... Evvelâ kendinden başla! Belki o zaman başkalarının da seni yargılayabileceğini çekidüzen vermen gerektiğini anlarsın. Kaba olmak, gönül kırmak; insanlardan ve insanî davranışlardan sayılmıyor. Belki hayvanlarla ilgili olabilir. Kendi hareket alanımızın kurallarına göre hareket etmeye çalışalım. Başıboş davranmak, hoyratlık cahillerin işidir. İnsan kendisi güzel ve manaları olan hareketlerin, davranışların peşinde olmalıdır. Bir ilim ehli, ilim adamı daima bin cahilin hal ve hareketlerini göğüsler, hiçe indirir. Takdiri ise yine hoyrat ve cahil, başıboşlar değil