Tarafların Anlaşması (İkale Sözleşmesi) ile iş sözleşmesinin sona erdirilmesi

Son yıllarda işçi ve işveren arasında anlaşma (ikale) ile iş ilişkisinin sona erdirilmesi yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. İkale sözleşmesi, işçi ile işveren arasındaki iş sözleşmesinin anlaşma yolu ile sona erdirilmesini sağlamaktadır.Yargılama sonucu işe iade kararı verilmesi ve işçinin de işe başlatılmaması halinde kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kullanılmayan izinlerin ücretinin ödenmesi gibi yasal haklar yanında ayrıca hem 4 aylık boşta geçen sürenin ücretinin ödenmesi (boşta geçen sürenin ücretinin vergi ve SGK primlerinin de ödenmesi gerekmektedir) ve işe alınması kararı verilmekte hem de işe alınmaması ilave olarak halinde 4-8 aylık maaş tutarında işe başlatmama tazminatı ödenmesi gerekmektedir.Özellikle işe iade riskinin azaltılması için kullanılan bu yöntemle işçi ve işveren belli koşullarda anlaşarak iş ilişkisini sora erdirmekte, böylece de dava masrafları, işveren tarafından işe iade davasının kaybedilmesi halinde işçiye ödenmesi gereken ücret ve tazminatlardan kaynaklanan risklerden kaçınılmak istenmektedir.İş ilişkisinin karşılıklı anlaşma yoluyla ikale (bozma) anlaşması yapılarak sona erdirilmesi halinde, makul yararının gözetilmesi gerekmektedir. İş hukukunun özellikle işçiyi korumaya yönelmesi nedeniyle iş sözleşmesinin ikale yolu ile sona erdirilmesinde kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti gibi bazı haklarının ikale yoluyla sona erme halinde de teminat altına alınması gerekmektedir. İkale sözleşmesinin geçerliliği ve sonuçları, ikale teklifinin işçi ya da işveren tarafından yapılmasına göre farklılık göstermektedir.İkale teklifinin, yani icabın, işçi tarafından yapılması halinde işçiye kıdem ve ihbar tazminatının ödenmesi koşulu ikale sözleşmesinin geçerliliği için yeterli sayılmaktadır. Ancak, ikale teklifinin, işverenden gelmesi durumunda işçinin makul yararının karşılanması ve işçinin söz konusu sözleşmeyi baskı altında kalmadan imzalaması gerekir. İkale (bozma) sözleşmesinde icapta, iş ilişkisi karşı tarafın uygun irade beyanı ile anlaşmak suretiyle sona erdirmeye yönelmiştir. Bu sebeple, ikale sözleşmesi akdetmeye yönelik icap, fesih olarak değerlendirilip, feshe tahvil edilemeyecektir. Bu noktada, işveren feshinin karşılıklı anlaşma yoluyla fesih gibi gösterilmesi suretiyle iş güvencesi hükümlerinin dolanılması şüphesi ortaya çıkmaktadır. Bu itibarla irade fesadı denetimi dışında tarafların bozma sözleşmesi yapması konusunda makul yararının olup olmadığının da irdelenmesi gerekir. İkale talebinin işverenden gelmesi durumunda makul yararın 4 aylık ücretten daha aşağı olmaması uygun olacaktır.İkale talebinin işçiden gelmesi halinde tazminatlara ilave ek menfaat sağlanması bir zorunluluk olmamaktadır. Nitekim Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 14.04.2016 tarihli ve 20167161 Esas ve 201611013 Sayılı kararında "....Niteliği