Siyasiler her şeyi yapma hakkına sahip mi

Merkez Bankası dün toplantı ve faiz kararını verdi. Gösterge faizini yüzde 14'te sabit tuttu. Dolar 14.400 seviyesine kadar yükseldi. Burada sorun doların yükselmesi değil Türk lirasının değer kaybetmesidir. Merkez Bankası'nın faizi sabit tutması 84 milyon halkın aldatılmasıdır. Aynı zamanda vatandaşın da üç kuruşunun bankalara, dolayısıyla büyük sermayeye transferinden başka bir şey değildir. Çünkü devlet dahi bu faizle para bulamamakta. Hazine bu hafta ihale yaptı ve yüzde 27,5 faiz oranı ile borçlandı. Madem faizler yüzde 14 o halde Hazine neden yüzde 27,5 ile borçlanıyor Yani hiçbir şey vatandaşa gösterildiği gibi değil. TCMB'nin faiz kararını açıkladığı gün yaklaşık 4 banka daha faiz arttırdı. Genel olarak baktığımızda 54 ülkenin Merkez Bankası'nın faiz arttırdığını görüyoruz. Çünkü bütün dünyada bir enflasyon belası var ve Merkez Bankaları enflasyonu düşürmek, kendi para birimlerinin değerini korumak için faiz yükseltiyor. Yani kimse faizi sevdiği için yükseltmiyor. İktisat ilminin temel prensibidir enflasyona karşı faiz silahını çekmek. Türkiye ise bunun tam tersini yapıyor. Gerekçesi ise dini sebepler. Madem dini sebepler, o zaman sıfırlayın. Yüzde 14 faiz değil mi Ya da Hazine'nin yani devletin ödediği yüzde 27,5 faiz değil mi Burada asıl dikkat çekmek istediğim başka bir konu. O da Türkiye'yi yöneten veya yönetecek seçilmişlerin her türlü hakka sahip olup olmadıkları. AKP'nin şu anda uyguladığı ekonomik politika Türkiye'yi resmen ateşe attı. Ülke cayır cayır yanıyor. Yüzde 70 enflasyon tamamen saçma bir politika yüzünden. Döviz yükselmesin diye getirilen kur korumalı mevduat hesabının büyüklüğü 850 milyar liraya ulaştı. Bu bile başlı başına büyük bir problem. Dolardaki her kuruş artış Hazine'ye