Mehmet Akif Ersoy'dan Türklere ve Kürtlere mesajlar
RAMAZAN TOPDEMİR
Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un 20 Aralık doğum yıldönümü münasebetiyle şairimizi rahmetle yeniden yad ediyoruz. Milli şairimiz, İstiklal Marşı yazarımız Mehmet Akif Ersoy'u anarken günümüzde cereyan eden hadislere ışık tutan mesajları ve şiirleri de bulunmaktadır.
Uzun yıllar önce bugüne ışık tuttuğu fikirler bizim için bir yol haritası olmalıdır.
Halkların kardeşliği için bir ömür mücadele eden İstiklal Marşı şairimiz, Mehmet Akif Ersoy'un, yüzyıl önceki dizeleri günümüze mesajlar vermektedir. Mehmet Akif Ersoy halkları kardeş olarak görür. Mehmet Akif Ersoy, Kurtuluş Savaşında destanlar yazan; Kürtleri, Türkleri, Arapları, Çerkezleri, Lazları, Türk Milleti olarak adlandırır. Arnavut kökenli olan Mehmet Akif Ersoy asla ayrım yapmamıştır. İstiklal Marşı'nın ikinci kıtasının ikinci dizesindeki "Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet bu celal" ifadesinde "ırkıma" sözcüğünün içeriği sadece Türkleri değil, Türkiye sınırlarındaki bütün halkları kapsamaktadır. Yani bir ırkçılık söz konusu değildir.
Mehmet Akif'te esas olan düşünce memleketin ve yurdun bütünlüğüdür. Mehmet Akif Ersoy, Türkiye'nin kırk yıldır yaşadığı sorununun bir benzerini 1913'te Balkan Savaşlarındaki çöküşlerde dile getirir. Mehmet Akif Ersoy'un "Hakkın Sesleri" adlı şiirindeki dizeler, günümüz olaylarına da mesajlar vermektedir. Halklar birlik olursa, ancak güçlü olabilirler:
'Hani, milliyetin İslâm idiKavmiyet ne!
Sarılıp sımsıkı dursaydın a milliyetine.
"Arnavutluk" ne demek Var mı şeraite yeri
Küfr olur, başka değil, kavmini sürmek ileri!
Arabın Türke; Lâzın Çerkese, yâhut Kürde;
Acemin Çinliye rüchânı mı varmış Nerde!'
Mehmet Akif tarihte yaşananları da günümüze yansıtır:
İşte Çanakkale:
Mehmet Akif' Ersoy'un, Çanakkale Şehitleri, adlı şiiri de hem bir kahramanlık destanı hem de halkların kardeşlik belgesidir. Çanakkale'de sırt sırta omuz omuza, düşmana karşı savaşanlar yine bu toprakların yiğit evlatlarıdır. Çanakkale Şehitliğindeki mezar taşlarındaki isimler Kürt ve Türklerin kardeş olduğunu göstermektedir. Mehmet oğlu Ali-Edirne, Hüseyin oğlu Abuzer Diyarbakır, İbrahim oğlu Kazım-Trabzon, İbrahim oğlu, Yusuf Konya, Ali oğlu Kadir- Hakkari adları bütün halkların geçmişte sevinçte, tasada, varlıkta ve yoklukta bütünlük içinde olduğunu ortaya koyar.