GAZZE, KAN AĞLARKEN BAYRAM!

Bir ramazan ayı; oruç ayı daha arkada kaldı. On bir ayın sultanı yurduna döndü. Şimdi oruç tutanı ve tutmayanıyla 3 gün boyunca bayram, 9 gün de tatil yapılacak. İki milyar Müslüman, hemen hemen bu durumda. Onlardan şuur ve idrak sahibi olanlar, Gazze'de yaşanan Siyonist soykırım zulmünden dolayı evlerinden çokça cenaze çıkmış kadar üzgünler. Bu halis Müslümanlar, Gazze için dua olarak da her türlü fedakârlık olarak da hep gayret içindedirler. Bazı Müslümanlarsa "vah vah" deyip geçenlerdir. Üçüncü kısım "bana ne!"cilerdir ve gündemlerinde Gazze diye bir mes'ele yoktur.

İki milyar Müslüman bu haldeyken; az bir Müslüman, göz önünde yaşanan böylesine derin, büyük ve sürekli acıdan dolayı ıstırap duyarken acaba tutulan oruçların, kılınan namaz ve teravihlerin vesair ibadetlerin kabul akıbeti nedir

Gazzeli Müslümanlar, ramazan ayında bile başlarına ateş yağarken "sahibimiz Allah'tır, O, ne güzel vekildir!" diye sabır ve tahammül gösterdiler. Bombalarla katledilmiş yavruları kucaklarındayken de tertemiz hâlleriyle vakarlarından bir şey kaybetmemiş olarak insanlıktan nasipli olan milyonları hayretten hayrete düşürdüler.

Müslümanlar, Gazze için dertlenenler, onu şöyle bir hissedenler ve hiç oralı olmayanlar diye üçe ayrıldığı gibi dünya milletlerini de aynı şekilde üçe ayırmak mümkündür. Bu çilede Müslümanların çoğu imtihanı kaybetti.

Sokaklara, meydanlara dökülen vicdanlı ve insaflı bazı dünya milletleriyse Gazze'ye sahip çıktılar ve sahip çıkmaya devam ediyorlar. Onlar da Türkiye ve İslam ülkelerindeki din gayreti ve ümmet ve kardeşlik şuurundaki dâvâ ahlâkı sahipleri gibi Gazzeli mazlum ve mağdurların derdiyle dertliler. Bu merhametten nasipli insanlığın yüz aklarından Müslüman olanların oruç ve namazlarıyla Gazze için yorgunluklarının mükâfatını görmemeleri düşünülemez.

Merhametten nasipli Gazze dertlisi gayrimüslimlerinse ömürlerinin bir gününde merhametlilerin en merhametlisi; erhamerrahîmin olanın lütfuyla bugün yüzleri hakikate döndüğü gibi yarın da kalbleri ebedî saadete dönebilir. Şundan ki Allahü teâlâ, yüce kitabında zerre kadar hayrın da şerrin de karşılıksız kalmayacağını buyurmaktadır

Filistinli, Doğu Türkistanlı, Yemenli, Kırımlı ve vatansız kalmış, esir olmuş, hürriyeti gasbedilmiş o kadar çok Müslüman varken ve hele hele Gazze'nin pırlanta çocukları, iffet âbidesi tertemiz kadınları, korku nedir bilmeyen yiğitleri, düşmanla mücadele ederken, Gazze kan ağlarken şu dengesiz manzarayı görmeyenlere, görüp de aldırmayanlara, vah vah demekten öte gayret ve öfkeleri olmayanlara yazıklar olsun Gazze diye bir derdi olmayan ve aile büyüklerine, kabir ziyaretlerine dahi gitmeyip bayramı keyif ve eğlence fırsatı sayan Türk, Arap vs. her Müslümanaysa "yazıklar" dilemek bile fazla olur. Bu kadar görmemezliğin, işitmemezliğin mazereti olamaz!..