ABD Başkanı Biden'ın UAD-Uluslararası Adalet Divânı'nda yargılanan faşist bir aşağılık soykırımcıyı Amerika Birleşik Devletlerine dâvet etmesi utanç verici bir hareket, Amerikan halkına ve vicdanlı Amerikalıların üniversite ve meydanlarda aylardır devam eden protestolarına inat, Gazze Celladı Netanyahu'nun Amerikan kongresinde konuşturulması rezâlet, o mecliste canavarın ayakta alkışlanması ise ABD'nin alnında, bundan böyle Amerikan tarihinde kapkara silinmez bir lekedir.

Soykırım canavarı Benyamin Netanyahu'yu hiç sıkılmadan ayağa kalkıp alkışlayanlar, Yahudi lobisinin beslemesi ve siyonistlerin emir kulu şahsiyetsiz döküntülerdir. Bu ahlâk ve insaf fukaralarının bundan böyle insan içine çıkmaya hakları olamaz. Yarınlara, evlâdlarına utanç verici kirli bir miras bıraktılar.
Onlar, bu derekeye; bu seviyesizliğe düşerken beri tarafta dünya, bir cesur insanla tanışıyordu; aynı oturumda ve aynı anda Filistin asıllı Rashida Tlaib, adında Temsilciler Meclisi üyesi Müslüman bir hanım, Netanyahu ve alkışçılarına karşı vakur bir duruşla Savaş Suçlusu "War Criminal" diye bir levha yükseltiyordu.

ABD Kongresi, Gazze Celladını alkışlama vicdansızlığıyla yalnızca insan şeklindeki bu canavarı değil, aynı zamanda faşist ve komünist diktatörler Hitler ve Stalin'i de alkışlamış oldu. O alkışlar, her türlü katliam ve soykırıma destek ve tasvip sesidir. Beşerin bir davranış güzelliği olan alkış, dünyanın başından bugüne dek hiç bu kadar çirkin olmamıştı. Bu menfaatçiler, zalimi bir kere alkışladılar ama insanlık, hem Netanyahu'yu ve hem yardakçılarını dünya durdukça kınayacak ve yuhalayacaklardır. Bu utanılası ayıbı işleyen senatör ve Temsilciler Meclisi üyeleri, gelecek seçimlerde asla seçilmemelidir.