Tezatlar kadar, endişelerim de o kadar büyüktü!..

O gece ben hiç uyuyamamıştım. Valizim akşamdan hazır baş ucumda, yatağın içinde döndüm durdum hep.

Hacı babamdan hep önce kalkardı canım anacığım. Abdest suyunu hazırlar, bir kelebek hassasiyetiyle uyandırıverirdi, pek hürmet ettiği ve muhabbet dolu olduğu kocacığını. "O hafız-ı kelâm, Kur'ân-ı kerimi ezbere biliyor, ona sırf onun hatırı için, en büyük hürmeti göstermeliyim" der, başka bir şey demezdi. Kocalık hakkı, evin reisi hakkı, hocalık hakkı daha daha neler vardı kim bilir hesaba kattığı, pek bilemezdim.

O gece ben hiç uyuyamamıştım. Valizim akşamdan hazır baş ucumda, yatağın içinde döndüm durdum hep. Korku ve endişeyle karışık, cevapsız suallerle doluydu kafam. Türkiye'nin en küçük köyünden en büyük şehrine gidecektim. Kolay mı Tezatlar kadar, endişelerim de o kadar büyüktü.

Canım anacığım sobaya kerme doldurmuş, onun kendine has çatırtısı, kazanından sızan suların çıkardığı cızırtı, her bir kümesten "ü ürü üüüü" diyen horozların; insan ruhuna huzur veren ötüşleri mütevâzıodamızın içini dolduruyordu bu seher vakti.

Ninem, yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doğru yöneldi. Açması ile birlikte; babamın okuduğu yanık ezan sesi, tabiatın toprak, çimen karışımı güzel kokusu ve kuş cıvıltıları; davetsiz bir misafir olarak odaya doluştu. Yâ Rabbî! O ne güzellikti Aklıma gelince hâlâ bir hoş oluyorum.

Testisi susuz kalmış,

Evleri ıssız kalmış,

Tahsil için ayrılmış,

Anası onsuz kalmış.

Hüsna nineciğim, lacivert dağlara bakarak; yaşlı ciğerlerine, sabahın tertemiz havasını dolduruveriyordu. Sonra sobanın üzerinde sıcak su dolu ibriği alarak leğenin yanına gitti, özene bezene abdestini aldı, bana da namaza hazır olmamı tembihledi. İmam oldum, huşu ve hudu içinde birlikte sabah namazını eda ettik. Tandır başına, yeni neslin anlayacağı; mutfağa yöneldik. Annemin hazırladığı ketelerin taze kokuları her tarafı kaplamıştı. Çay demlenmiş, yer sofrası tam tekmil, babamın camiden dönüşü bekleniyordu. Kuka tesbihi elinden hiç düşmeyen ninem, sessizce hasır üzerindeki yüzü eskimiş çiçek desenli minderin kenarına ilişiverdi.