Çocuklarım yuvadan uçmuş, torunlarburnumda tütüyordu

Yanı başımda en sevdiğim insan olmasına rağmen yapayalnız hissediyordum kendimi. Oysa geniş bir ailem vardı ama her biri başka yerlerdeydi.

Ağır ağır farzlarını, vaciplerini, sünnetlerini tam yerine getirerek namazımı kıldım... Sıra merhametliler merhametlisi bizi yoktan var eden Rabb'imizden istemeye, duâya gelmişti. Son nefes korkusuyla elimde olmadan ağlıyordum, boşa geçen gençlik senelerime, kavuştuklarıma ağladım. Rabb'imin bol bol ihsan ettiği nimetleri düşünerek ağladım ağladım

Yanı başımda en sevdiğim insan olmasına rağmen yapayalnız hissediyordum kendimi. Oysa geniş bir ailem vardı ama her biri başka yerlerdeydi. Çocuklarım yuvadan uçmuş, torunlarım burnumda tütüyordu.

Seccademin üzerinde yıllar öncesine yolculuğa çıkmıştım. Neler aklıma gelmiyordu neler Mazimin o unutulmaz görüntülerine dalıp dalıp gidiyordum. Mesut ve bahtiyar olduğum bir evlilik, söz dinleyen, okuyup kariyer sahibi olan, dinini, diyanetini bilen, vatanına milletine muhabbetli evlatlar istemiştim Rabb'imden. Bütün bunların hepsine de kavuşmuştum dünyada. Buranın ve kavuştuklarımın da fâni yani geçici olduğunu biliyordum. İstediklerimden bir gün ayrılacağımı ve ölümün muhakkak olduğunu da

Yine de hiç olduğunu ve hiç olacağımı bile bile sahip olmak istediğim hiçler için çırpınıyordum. Oysa ebedî kalacağım bir mekânın var olduğundan da şüphem yoktu, adım gibi biliyordum. Bu nasıl bir gafletti ki bir türlü uyanamıyordum Hâlâ geçici dünyayı ebedî hayata tercih edebiliyordum. Gözyaşlarıyla dolup taştığım düşüncelerimden sıyrılmak istiyordum, kuvvetim kâfi gelmiyordu.

Utanarak Rabb'imden istemeye başladım yeniden:

"Ey merhametlilerin en merhametlisi, kusur ve kabahatlerimi, onlardan kurtulmak istememdeki acizliğimi bağışla! Bundan sonraki ömrümde sevginden başka sevgiler istemiyorum. Yalvarırım RABBİM, senin sevgini sevdiklerinin sevgisini bana ve bütün yakınlarıma, arkadaş ve dostlarıma da nasip eyle! Îmânımızı muhafaza eyle, son nefeste şehiden huzuruna gelmeyi nasip eyle.