YARATILIŞ VE YARATICI (7)

YARATILIŞ VE YARATICI (7)

YUSUF ÖZERTÜRK

MİKRO KOZMOZ

İNŞAAT USTASI RNA (Ribonucleic Acid)
*Ribonucleic Acid (RNA): RNA, DNA tarafından sentez edilen tek iplikli bir nükleik asittir. RNA'nın kimyasal yapısı DNA'ya benzer. Tek farkı, azotlu bazlardan DNA'daki Timin yerine, RNA'da Urasil (U) vardır. RNA'daki şeker de Riboz'dur (monosakkarid). RNA, DNA kodonlarına (genetik bilgilerine) göre canlının ihtiyacı olan proteinleri sentezler. İnşaat diliyle, DNA proje yapar, RNA'da inşa eder. Yani DNA mühendis, RNA'da kalfadır. RNA kendisini eşleyemez (kopyalayamaz) ve onaramaz.

DNA'NIN KEŞFİ EVRİM TEORİSİNİ ÇÖKERTMİŞTİR
*Charles Robert Darwin, 'EVRİM' ile ilgili kitabını (Türlerin kökeni) yayınladığı zaman (1859) henüz kalıtımla ilgili DNA, GEN, KROMOZOM ve protein sentezleyen RNA bilinmiyordu. Bu moleküller ancak Elektron mikroskobunun keşfinden (1933) sonraki çalışmalar sonucu ortaya çıkarıldı (James Watson ve Francis Crick 1953). DNA keşfedilinceye kadar canlıların (canlı türleri) doğal seleksiyon (tabii seçilim) yoluyla (tesadüflere verilerek) ortaya çıktığı varsayılıyordu.

DNA'nın keşfiyle, Darwin'in teorisinde iddia edilen 'Bütün canlıların evrimle ortak bir atadan gelme'tezi mesnetsiz kalmıştır. Çünkü DNA'daki kalıtım bilgileri türe ve canlılara özeldir. Yani bir türün kalıtım bilgileri (karakterleri), o türe ait canlıların DNA'larında depolanmıştır.

Ayrıca o türe ait olan her bir canlının DNA'sındaki karakterler de aynı türün diğer bir bireyinde de aynı değildir. Yani ne bir tür başka bir türden evrilmiş ve ne de aynı türün bir bireyi, atası olmayan başka bir bireyden gelmiştir.

Ancak aynı türden olan anne-babadan gelmiştir. *Bir türü, başka türlerden ayıran karakterler, onun kimliğini yapan temel karakterlerdir. Bunlara 'ASIL KARAKTER' denir. Mesela; Ayı, Kurt, Tilki, Maymun, Geyik vs.'de olduğu gibi. Ayı, bazan Tilki, bazen de Maymun olmuyor. Yani Ayı bazen Maymun, bazen de Tilki doğurmuyor.

Ayıdan hep ayı doğuyor, Maymundan da Maymun. Ve hakeza…

Bir türün doğuştan gelen karekterlerinden başka, yani Aslî karekterlerinden başka, bir de 'EDİNİLMİŞ KAREKTERLERİ' vardır. Edinilmiş karakterler, türün yaşadığı coğrafi bölge, ortam ve iklim şartları, vs. göre sonradan kazandığı karekterlerdir. Mesela; Sıcak iklimlerde yaşayan Tilkilerin tüyleri kısa ve koyu renklidir. Soğuk iklimlerde (kutuplarda) yaşayan Tilkilerin tüyleri de uzun ve beyazdır (Kutup Tilkileri). Buradaki değişiklik aslî bir değişiklik olmayıp, edinilmiş bir değişikliktir.

Yani sıcak iklimde yaşayan Tilki, Tilki olmaktan çıkıp Çakal olmamıştır. Kutuptaki Tilkiye, Çakal denmiyor. Tilki, Tanzanya'da da, Alaska'da da yaşasa, ona 'Tilki' deniyor. Yani buradaki değişiklik aslî karekterlerde (kimlikte) değil, sekonder (edinilmiş) karakterlerdedir.

*Bu gün için Dünyada 8.75 milyon canlı türünün olduğu, bunlardan sadece 1.2 milyonunun tanımlandığı bilinmektedir.

İnsan türü de bunlardan sadece birisidir. İnsan'da 46 Kromozomlu (23 çift) bir kalıtım vardır.100 trilyona yakın hücreden müteşekkil normal bir insanın vücudunda, bütün karakterleri (Beyninden tırnağına, Gözünden kılına, vs.vs. kadar), yarısını Annesinden, diğer yarısını da Babasından (23+23) aldığı bu 23 çift kromozomda bulunan DNA'da depolanmıştır. Babanın karekterleri tohum hücresiyle (sperm hücresi), Annenin karakterleri de yumurta hücresiyle (ovum hücresi) taşınır. Bu iki hücre (sperm ve ovum) döl yatağında birleşerek 'Zigot' adı verilen yeni doğacak olan bebeğin (insanın) atasını teşkil ederler. İşte doğacak bebeğin bedenî ve ruhî bütün özellikleri bu Zigot ana hücresinden gelerek şekillenecektir.