Yaratılış ve Yaratıcı -5-

Prof. Dr. Yusuf Özertürk

MİKRO KOZMOZ

CANLILAR DOĞAL SEÇİLİMLE Mİ OLUŞMUŞTUR

*İnsanoğlu,İnsanlık tarihi boyunca hep Hayat'ın menşeyini(kökenini) araştırmış ve Hayat'ın 'ne olduğunun' peşine düşmüştür. Dünya üzerinde yaklaşık 3.5 milyar yıl önce ilk canlının(hücrenin) meydana geldiği bilinmektedir. Paleontologlarca bulunan milyonlarca fosilden anlaşıldığı kadarıyla, hayatın ortaya çıkışından beri pek çok canlı türü yok olmuştur. İlk çağlardan beri ilmi çalışmaların sürmesine ve pek çok araştırmaların yapılmasına rağmen, ilim dünyası halen 'Hayat'ın ne olduğunu' anlayamamış ve bilememektedir. İlim adamları 'Hayat'ın ne olduğu hakkında sadece birtakım hipotezler(varsayımlar) ve teoriler ileri sürmüşlerdir. Bunlardan bir tanesi de 'evrim teorisi'dir.

EVRİM TEORİSİ

*Hayatın menşeyi hakkında fikir yürüten ilim adamlarından bazıları, 'Tüm canlıların ortak bir atadan evrimsel bir süreç sonucunda oluştuklarını ileri sürmektedirler.' Yani; 'Yeryüzündeki yaklaşık 8 milyon canlı türü, bir ilk atadan zaman içinde farklılaşa farklılaşa oluşmuştur' demektedirler. Bunlardan biri olan Fransız Jean Baptiste Lamarck (1744-1829) 'Bir canlının yaşamı boyunca meydana gelen değişiklikler döllerine aktarılır' diyor. Amerikalı Biyolog Robert Chambers(1802-1871), 'diğer bütün canlılarla birlikte, insanların da eski bir ortak atadan evrimleşerek meydana geldiğini' ileri sürmüştür (1844). Daha sonra İngiliz Tabiat bilimci Charles Robert Darwin(1809-1882), Galapagos adalarındaki vahşi yaşamı gözlemleyerek bunları kitaplaştırdı. Darwin, Jean Baptiste Lamarck'ın 'kalıtım', Alexander von Humboldt'un 'Biogeography', Charlas Lyell'in 'Geology', Thomas R.Malthus'un 'nüfus kuramı' ve R.Chambers'ın 'evrim' fikrinden istifade ederek, evrimi sistematize edip 1859'da 'Türlerin Kökeni' adlı meşhur olan eserini yayınladı. Darwin 1871'de İnsanın türeyişi kitabında insanın evrimini ve cinsel seçilimini, 1872'de insan ve hayvanların duygularının ifadesi, bitkiler üzerindeki gözlemleri ve nihayet 1881'de toprak solucanları hakkında kitap yazdı.

*Evrim teorisine göre; Dünya üzerindeki yaşam 4.1 milyar yıl önce Prokaryotik (Arkea-Algler, Virüsler, Bakteriler gibi tek hücreli organizmalar) organizmalar, Protistler (Amip, Terliksi hayvan, kırmızı yosunlar), Mantarlar, ve Bitkiler ('Ökaryotik'-çok hücreli) olarak başladı. Hayvanlar 600-800 milyon yıl önce ortaya çıktı. Memelilerin soyu 300 milyon yıl önce sürüngenlerden ayrıldı. 15-20 milyon yıl önce Büyük İnsansı Maymunlar (Hominoidae) ve Gibongiller (beyaz yanaklı maymunlar) ayrıldılar. 8-9 milyon yıl önce de Gorilini (gorilla-goril güçlü maymunlar) türü ayrıldı. 4-8 milyon yıl önce de Şempanze maymunları (Hominini) ve nihayet Homo Sapiens (İnsan) türü ayrıldı. Evrim teorisine göre İnsan da Şempanze maymunlarından türemiş oluyor. Darwin'in iddiaları 1930 yıllara kadar Bilim camiası tarafından ciddi kabul gördü (Halen de bazı mahfillerce de kabul görmeye devam ediyor.). Ancak 1930 yıllara gelindiğinde Alman fizikçi Ernst Ruska tarafından geliştirilen Elektron mikroskopu sayesinde hücre ve hücre içi organellerin incelenmesi imkanı doğdu. DNA (Deoxyribonucleic Acid) biyologlarca 1869'da İsviçreli Friedrich Miescher insan lökositlerinin (beyaz kan hücreleri) çekirdeklerinde 'Nüklein' adını verdiği, bugün DNA olarak bilinen yapıyı tanımlamıştı. Ama onun DNA değil de protein olduğunu söyledi. Bu sebeple kalıtım bilgisinin proteinlece taşındığına inanıldı. 1944 yılında Oswald Avery, Colin MacLeod ve Mclyn McCarty, bakteriler üzerinde yaptıkları deneylerle genetik bilginin DNA (Deoxyribonucleic Acid) tarafından taşındığını ortaya çıkardılar. 1952 yılında Alfred Hershey ve Martha Chase, virüsler üzerinde yaptıkları bir dizi deneylerle elektron mikroskobik olarak genetik bilginin DNA tarafından taşındığını teyid ettiler. 1953'te James D Watson ve Francis Crick, DNA'nın bugün kabul edilen çift sarmal moleküler yapısını ortaya çıkardılar. Devam edecek…