'Akıllı dört maymun' -2-

'Akıllı dört maymun' -2-

PROF. DR. YUSUF ÖZERTÜRK

4. Maymun, 'Gördüm-Duydum-Biliyorum…ama Bizden!'

*4. Maymunun kapalı bir yanı yoktur. Gözü iyi görür, kulakları çok iyi işitir, dili çok güzel 'laf' yapar, yalakalıkta üzerine yoktur, topluluk reisini bile 'kafaya alır'. Aklı da zehir gibidir, cin gibidir. Kurnazlıkta tilkiler eline su dökemez. Her hale ve şarta çok iyi uyum sağlar. Tezatlar içinde yaşamakta da ustadır, bukalemun yanında çırak dahi olamaz. Her şeyin farkındadır, sadece seçicidir ve işine yarayan, lehinde olan şeyleri ıskalamaz. Ama işine gelmeyeni, aleyhinde olanı görmezden, duymazdan ve anlamamazlıktan gelir. Hatta çarpıtır, tersyüz eder. Fanatik bir tarafgirdir. Kendisi, tarafı olduğu birey/ topluluk, vs, olumsuz, kabul edilemez bir iş yaparsa, ona katiyyen toz kondurmaz, düzeltmeye çalışmaz ve hep altında bir hikmet arar / aratır, bir gerekçe bulur. 'Sor bakalım niye' der. Yapılan işin yanlışlığını, kötülüğünü, uydurduğu gerekçe ile meşrulaştırmaya çalışır. Birisi olumsuzlukları söyleyecek olsa hemen müdahale ederek, 'sakın bahsetme, yayma! O/onlar bizden' der. Ama sevmediği, muhalif olduğu kişi/kurumdan biri/birileri aynı kötü fiilleri işlediği zaman hiç affetmez, müsamahası yoktur ve onu abartarak hertarafa yayar.

*Bir kuruma, memur-işçi mi alınacak; onun için, liyâkat-ehliyet önemli değildir, sadece 'bizden mi, değil mi anlayışı önemlidir. 'Bizden ise ehliyet önemli değildir, bizden olması kâfidir ve uygundur'. 'Bizden değilse, ehliyetli de olsa, uygun değildir'. Bir kuruma mı girilecek; Hemen torpil bulunmaya çalışılır ve iltimas yapılması istenir. Ve oradaki muhatab, 'efendim, mevzuat var' dediğinde, 'geç bunları geç! seni buraya niye getirdik' diye çıkışır.

4. Maymunun Felsefesi de şudur;

*'Ben, hedonizm'den yanayım, günümü gün etmeye bakarım. Şu kısa ömürde zevk almaya bakarım. Hedefim haz almaktır, haz almak, sevmek kötü müdür Asıl kötülük bunları men etmektir. Nefsimi tatmin için her yol mubah olmalı değil mi. Öyle akletmek, düşünmek, meselelere çare aramak, vs bunlar 'akla ziyan' şeylerdir. Aklımı bunlara yorup da şu kısa ömürde niye rahatımı bozayım. İmkanım oldukça, fırsat bulunca, aklımı, hevâmı tatmin yolunda kullanırım. Yaşamda Epikürist (epikuros) felsefeyi tercih ederim.

*Öyle fakir, yoksul varmış, işsiz-güçsüz varmış, hukuksuzluk varmış, bunları ben niye düşüneyim, yetkili ve de etkili büyüklerimiz var değil mi Onlar düşünsünler. Bu gibi şeyler beni niye ilgilendirsin ki Böyle şeyleri benim kafam almaz. Hem ben haddimi bilirim, ben kimim ki, büyüklerime akıl vereceğim Ben günümü gün etmeye, zevkime bakarım. Hem büyüklerimiz 'Arı kovanına çomak sokma, fincancı katırlarını ürkütme!, sonra başına türlü belalar açarsın' dememişler midir'