Doğayla yol arkadaşı olmaya var mısınız

Yaz mevsimi geldi. Tam da güneşe merhaba demiştik. Fakat, gönül ve vicdan yakıcı orman yangını haberleriyle yeniden sarsılmaya başladık. Evet sevgili okurlarım yine yangın. Oksijen ve yaşam kaynağımız ormanlarımız alevler içinde. İçimiz parçalanarak müşahade ediyoruz. Bu yazıyı kaleme almaya başladığım günün bir akşam öncesiydi. Marmaris'te başladı bir yangın daha. Rüzgarın da etkisi ile büyüdü de büyüdü bu yangın. Yangına müdahale sürüyor. Umarım siz bu satırları okuduğunuzda sönmüş olur. Derin bir nefes almış oluruz inşallah. Müşahade ettiğimiz bu acı tabloda beşeri zaaflar var. İhmal var. Ben de tüm bunları ve dikkatsizlikleri deşifre etmek istiyorum. Orman içinde veya bitişiğindeki tarlalarda istenmeyen ot veya anızın yakılması. Sönmemiş sigara izmariti ve kibritin yere atılması. Ormanda güvenlik tedbiri alınmadan ateş yakılması. Yakılan ateşin söndürülmeden bırakılması. Gece aydınlatma için ormanda ateşle dolaşılması. Cam ve cam kırıklarının ormanda bırakılması. Çocukların orman içinde ateşle oynamaları. Ve en acımasızı da kasıtlı çıkarılan orman yangınları!... Tarla veya otlakları genişletmek için ormanların bilerek yakılması. Orman içinde yapılan kanunsuz işleri gizlemek için yangın çıkarılması. Birilerinden intikam almak veya bir şeyi sabote etmek için yangın çıkarılması. Bunlar da insanın doğaya yapabileceği en büyük ihanetlerdendir. Yabani hayvanları uzaklaştırmak için çıkarılan yangınlar. Gibi gibi uzayan garip sözüm ona çözümler. Ve sonuç. Cehalet yangınının ormana sıçrayan kıvılcımları! Sebep ne olursa olsun her türlü orman yangınlarından biyolojik çeşitlilik çok ama çok büyük zarar görür. Varlığından haberdar dahi olmadığımız ama eko sistemin ayrılmaz parçası olan birçok canlı bu yangınlarda telef olup gider. Bir ağaca tutunan kaç hayat varsa hepsi o yangından hissesine düşen acı payı alır. Bakalım neler oluyor bir ağacın ölümüyle: "Ormanlarda yaşayan canlıların yaşam alanları yok olur. Canlı ve cansız örtünün yok olmasıyla erozyon, sel-taşkın ve hava kirliliği gibi doğal afetlerin sayısında ve hızında artma görülür. İklim sisteminde (sıcaklık, rüzgar, nem ve yağışa doğrudan etki ederek) bozulmalar görülür. Orman ve orman ürünlerine dayalı turizm, sağlık, spor, avcılık gibi sektörler olumsuz yönde etkilenmesi de cabası." Bir de alkol ve sigara tüketimi ile yangın ilişkisine özellikle dikkat çekmek istiyorum. Alkol hiçbir yerde iyi sonuçlar doğurmaz. Akli melekelerin askıda olduğu bir haldir çünkü alkollülük hali. Alkollü bireyin sigarasını söndürmeden bir çalılığa atma ihtimali de yüksektir. Nitekim Marmaris yangınına sebep olan kişinin o esnada alkollü olması da bu tezimizi doğrulamaktadır maalesef. Yangın bölgelerinde tedbirlerin bu yönüyle de ele alınması gerekebilir diye düşünüyorum. Bunlar kabaca ve ilk bakışta akıllara gelenler. Ya geleceğimiz! Yarınlarımıza etkisi de en az bugün kadar vahimdir bu yangınların. Ciğerlerimizden gökyüzüne kadar, yerkabuğundan fezaya kadar her alanda etkisi vardır bir ağaç ölümünün. Sadece bir gölgelik olmasının dahi hakkını ödeyemeyiz bir ağacın. Ağaç, topraktan yaratılmış insanın toprağa vefasıdır. Ağaç, insanın varlık anlamlarındandır bu dünyada. Ağaç, ademoğlunun kıyamete kadar devam eden serüveninde yol arkadaşıdır. "Kıyametin koptuğunu da görseniz elinizde bir fidan varsa onu dikin." buyrulan bir inanç örgüsünün motifleriyiz bizler. Bunun için bir ağacın ölümü binlerce ölüm demektir bizim nazarımızda. Dikkatli bir şekilde yeşile daha da hassas olmaya gayret etmek zorundayız. Kendimiz tedbirli olurken çevremizi de bu tedbire davet etmeliyiz. Özellikle topluluklar halinde zaman geçirdiğimiz piknik ve mesire alanlarında çevre bilincine uygun davranalım. Etrafımıza da bu bakış açısını yansıtalım. Sadece içinde bulunduğu yeşil alanlara zararı dokunmaz tedbirsizliğin. Orman yollarından, kenarları ağaçlandırılmış otobanlardan dahi geçerken yapılmaması gerekenler var elbet. İçtiği sigaranın izmaritini aracının camından fırlatan bir sorumsuz o izmaritten bir orman yangını çıkmadığını nereden bilecek! Devletimiz tüm imkanlarıyla seferber olup yangınlara müdahale ediyor. Ama bir su damlası bir yangına ulaşana kadar bir kıvılcım nereye