Bayram tadında bir Ramazan Bayramı

Hayatın ahengi, Bedenlerin ve gönüllerin felahı, İlahi nizamın yeryüzüne bereketli izdüşümü, Kıymetli zamanlar, Kıymet bildiren, Kıymet hatırlatan kutlu vakitler: Bayramlar. İyi ki varlar. Ne mutlu kavuşabilenlere. Ne mutlu Ramazan imbiğinden geçip zerre zerre bayramı kucaklayabilenlere. Evet sevgili okurlarım bir aylık Ramazan seferimizin kutlu durağı Ramazan Bayramı'na ulaşmanın iştiyak ve hazzı içindeyiz. Rabb'im bir bayram yazısı ile daha köşemde sizleri ağırlama fırsatı verdi. Hamdolsun. Sevdikleriyle göz göze, diz dize bayramlaşma nimetiyle nimetlenenlere ne mutlu. Ama bu bayram farklı. Bu bayram çok hüzünlüyüz. Bu bayramda depremin izlerini ömür boyu taşıyacak olanlar var. Annesiz kalanlar, yavrusuz babalar, öksüzler, yetimler var. Acısını dimağında bayrak edinmiş kor yürekler var. O yüzden sevgili okurlarım, bu bayramın kucaklaşmaları biraz sessiz olacak. İçimizden, buruk duygularla, yarım ve üzgün olacağız. Rabb'im tüm eksilenlerimize rahmet eylesin. Tüm yarım kalmış yüreklere sekinet versin. Rabb'im bir daha bizi bu acılarla birbirimizin karşısına çıkarmasın inşallah. Bayramı deprem bölgelerine taşıma gayretinde olan. Yaraları hızla ve hassasiyetle sarmaya çalışan. Devletimizden, Milletimizden, Tüm merhamet ve vefa ehli gönüllerden ve ellerden razı olsun Rabb'imiz. Evet sevgili okurlarım bayramlarda anne-baba, akraba-eş, dost, komşu ziyaretleri ile evlerimiz bereketlenir. Hayat telaşesi içinde ihmal ettiğimiz kapıları çalma fırsatı buluruz bu rahmet günlerinde. Bayramlar telaşları da barındıran kıpır kıpır günlerdir. Memleket, eş dost, akraba... hasretlerini gidermek isteyenlerin de, tatil planları yapanların da fırsat bildiği zamanlardır bayramlar. Evet bize yürümeyi öğreten, gözünden sakınıp büyüten, yemeyip yediren... anne, baba, dede, nine... kimimiz varsa onlara koşarız. Çünkü bugün bizi büyüklerimize götürmeyen bayramlar, yarın birer büyük olarak çocuklarımızın yollarını gözlediğimiz bayramlara dönüşecektir! Unutmayalım ! Ve yola çıkarken de unutmamak gerekir ki sevdikleriniz sizi sağ salim görmek ister. İşte tam da bu noktada adeta kavimler göçünü andıran bir trafik yoğunluğu içinde buluveririz kendimizi. Yoldur biter elbet. Bayramdır geçer elbet. Ama bu tatlı kavuşma heyecanlarımız uykusuz ve yorgun birer direksiyon savaşçısına dönüştürmesin bizi. Plansız, dikkatsiz ve son derece aceleci bir seyir anlayışı bayramlara ağır ve kara gölgeler düşürmektedir sevgili okurlarım. Yakın tarihimiz bunun çok ağır ve acı hatıralarıyla doludur. Geç olsun ama güç olmasın der atalarımız. Gideceğimiz ve döneceğimiz yerlerde bekleyenlerimiz var. Geç kaldık diye ağlamazlar ama bir daha sarılamazsak bir ömür dinmez gözyaşları. Kurallara uyan, sevdiklerine doyan bahtiyarlar olalım inşallah. Ve sevinçtir bayramlar. Ama, öksüz ve yetimlerin buruk bir gönülle, sevdiklerinden yoksun olarak geçirecekleri