Zilletin Bedeli: Batının Rızasını Kazanmak

Kur'an apaçık uyarıyor: "Sen onların dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hristiyanlar da senden asla memnun kalmayacaklardır. De ki: Asıl doğru yol ancak Allah'ın yoludur." (Bakara, 120).

Ne kadar da ibretliktir ki, bu ayet adeta bugün Müslüman dünyasının fotoğrafını çekiyor. Gazze'de bebekler diri diri gömülüyor, anneler çocuklarını enkaz altından tozlar içinde çıkarıyor, kan gövdeyi götürüyor. Ama ümmetin başındaki yöneticiler hâlâ Batının rızasını, Allah'ın rızasına tercih ediyor.

Bir tarafta ABD ve Avrupa, işgalciyi korumak için gece gündüz çalışıyor. Diğer tarafta Suudi Arabistan, BAE ve nice Arap ülkesi, petrol dolarları uğruna işgale sessiz kalıyor. Onların derdi ümmet değil, Batının alkışı. Onların hesabı Allah değil, Batının bankaları.

Türkiye dâhil birçok Müslüman ülke ise, sözde Filistin'in yanında olduğunu ilan ediyor ama pratikte Batıyla olan ekonomik bağlarını koparamıyor. Herkes kınama yapıyor, açıklama yapıyor ama kimse Batının can damarına dokunacak bir adım atmıyor. Çünkü ayet ne diyordu "Onların arzularına uyarsan, Allah sana ne dost ne de yardımcı olacaktır." İşte halimiz bu: Allah'ın yardımını kaybettiğimiz için zillet içindeyiz.

Kendi öz kardeşlerimiz katledilirken Batının gölgesine sığınmak, Allah'ın yolundan sapmaktır. Batının tebessümü için mazlumu feda edenler, bilsinler ki o tebessüm, zehirli bir yılandan farksızdır. O yılan eninde sonunda kendi sahibini de sokacaktır.