Küresel şeytana, Firavun'a hizmet edenleri Allah (c.c) uyarıyor..!

"Bir de altın işlemeler yapardık. Bütün bunlar, sadece dünya hayatının menfaatleridir! Ahiret (hayatının menfaatleri) ise Rabbinin katında yalnızca müttakiler yanlışlardan sakınanlar içindir." (Zuhruf 35)

Kur'an'da Allah'ın insana sahip olduğu dünyalık makam, altın ve mücevherlerle değil, inanç ve davranışlarına göre değer verdiği anlatıldığı için sure bu adla anılmıştır.

Bugünkü konumuzun esasını yani firavunun halkı nasıl aldattığını algı operasyonlarıyla bugünkü fiber ve süper teknolojilerin yapay zekânın olmadığı dönemde bunu başaranların bugün de yapılanlara bir ışık tutması yanında ayrıca firavun aldatma metotları yanında kıyamet gününden de bahsederek aldatılan toplumun nasıl cehennemlik olduğu açık olarak Allah tarafından insanlara bildirilmiştir!

Küresel şeytan ve firavunun metotları!

"Böylece Firavun hilesiyle kavminin aklını çeldi; onlar da kendisine körü körüne boyun eğdiler. Doğrusu onlar, iyice yoldan çıkmış bir topluluktu." (Zuhruf 54)

"Nihâyet gazabımızı üzerlerine çektiler. Biz de hak ettikleri cezayı onlara verdik de hepsini suda boğduk" (Zuhruf 55)

Firavun karşısındakileri "hiç" sayar..!

Firavun liyakat ve ehliyeti reddeder..!

Şu bir gerçektir ki, bir dikta yönetimi hukuku çiğner, çevresindeki "Hakk'ın hatırına Ali tutmaktan ziyade" kendi menfaatçi dalkavukları ile bir oligarşik kurar, dürüst ve erdemli insanları susturursa, açıkça söylemese bile halkını hiçe sayar!

Halk da fâsık ise; hak, bâtıl ve inanç onların hedefleri için önemsiz olduğundan sürü gibi ona uyarlar..!

Kendi makamlarını korumak için zulme, şahsiyetsizliğe boyun eğip ses çıkarmazken, hakkı tutan bir ses yükseldiğinde onu susturmak için sesleri yüksek çıkar!

İşte bunlar zilleti kabul ettiklerinden, "hiç" sayılmaya müstahak hale gelmişlerdir.

Tarih "HİÇ" sayılanve sonunda helak edilen kavimlerin örnekleriyle doludur..!

NihâyetAllah'ın emrine ve ahkamlarını hiçe sayıp kendi bildikleriyle sahte İslamiyet'le amel edenler yani firavunun emrine itaat edenler "kahr-ı ilâhîyi kendilerine celp ederek" sonra gelen azgın kavimleri ibret olması için helak edilmişlerdir..!

Allah (c.c), Kur'an-ı Kerim Kerim'de pek çok ayetinde bugünkü küresel şeytanın, firavunun emrinde hareket eden bu zalim kavimlere defalarca ihtar etmiş ve uyarmıştır..!

"Kendilerine Tevrat yükletilen sonra onu hâmil olmayan kişilerin meselî, cildlerle kitab taşıyan eşeğin haline benzer, Allah'ın âyetlerini tekzib eden kavmin meselî ne çirkin! Allah zalimler güruhunu doğru yola çıkarmaz."(Cuma 5)

Fani alemden; baki âleme giderken, bugünkü insanlığı yönetmeye talip olanlara ahireti kazanıp kaybetme noktasındaki tavsiyemiz..!

Nizamülmülk ünlü eseri "Siyasetname"de şöyle bir tespitte bulunur:

"Memleket idarecileri, yönetime bağlılıkla birlikte, halka hürmet eden ve onların haklarını-hukuklarını koruyan kimselerle çalışmalıdır!

İdareciler, halkın teveccühünü görür ve umutlanırlar. Esas olan şudur ki, idareciler; halkın huzuruna çıktıklarında, halkı gördüğü gibi esas kendi arkasında duranları da görmeli, tanımalı ve halka nasıl davrandıklarını müşahede etmelidirler..!

İnsan ve memleket idaresi istişare ile olur. Kimlerle istişare edeceğini bilmeyen idareci, memurlarının buyruğuna girer ki, o memlekette nizam bozulmaya başlar" diyerek bütün idarecilere bir yol göstermiştir..!

Allah (c.c), pek çok ayetinde tekraren yaptıkları bu uyarılardan sonra!