İnsan Seçmek, Hayatı Seçmektir
İnsan doğarken ailesini seçemez, ama hayatını paylaşacağı eşini ve dostlarını genellikle kendi seçer. Ve aslında bu, insanın hayatındaki en önemli seçimlerden biridir.
İçinde yaşadığımız toplumda her türlü insanla karşılaşıyoruz. Kar taneleri gibi herkes birbirine benzese de, aslında her biri farklı; hikâyesi, dünyadan beklentisi, insanlara ve yaşama bakışı kendine özgüdür.
Genellikle insanları oldukları gibi kabul etmek en doğrusudur. Hayatta herkes hata yapar, ama bazılarının davranışları yalnızca bir hata değil, karakterlerinin bir parçasıdır. Onları oldukları gibi kabul etmek ve hayatınıza dâhil etmek, size zarar görmekten başka bir şey getirmez.
Bir insanın karakteri hakkında bilgi edinmenin en kolay yolu, onun "güçlüler ve güçsüzler" karşısında nasıl davrandığını gözlemlemektir. Çünkü bir insanın gerçek karakteri, kendisine karşı koyamayacağını bildiği kişilere nasıl davrandığında gizlidir.
Eğer bir insan başkalarına kötü davranıp sana iyi davranıyorsa, sadece sırasını bekliyordur. Güçlü gördüğüne yaltaklanıp, zayıf gördüğüne eziyet eden biri, aslında güçsüz ve ikiyüzlüdür. Bir ortamda hizmet veren insanlara kötü davranan, onları aşağılayan ve azarlayan biri, kendi çevresine karşı ne kadar saygılı görünse de, kendinden güçsüz gördüklerine karşı genellikle zalimdir.
Bu tür insanlar, özellikle hizmet sektöründe çalışanlara karşı sergiledikleri tavırları, evde eşlerine, çocuklarına ve aile içinde kendilerinden daha zayıf gördüklerine de yansıtırlar. Saygısız ve baskıcı tutumları bir alışkanlığa dönüşmüştür.
Başkalarına kötü davranan biri, uygun koşullar oluştuğunda sana da aynısını yapacaktır. Sadece sırasını bekliyordur.
Bencil insanlar da uzak durulması gereken bir diğer gruptur. Onlar sadece kendilerini düşünür, kendileri için yaşarlar. İşin komiği diğer insanların da böyle düşünmesi gerektiğine inanırlar. Onlar için dünyanın merkezi yalnızca kendileridir. Başkalarının hisleri, ihtiyaçları veya problemleri her daim kendilerinden sonra gelir o da işlerine gelirse. Bu tür insanlar sürekli almak ister ve bunun da hakları olduğunu zannederler. Zor zamanlarında onların yanında olsan da, senin zor anlarında ya ortadan kaybolurlar ya da ilgileniyormuş gibi yaparlar.
En tehlikelisi de, iyi bir dost ya da ilgili biri gibi görünmeleridir. Oysa kendileri için seni kullanıyorlardır. Bencil insanlar, ilişkilerde duygusal enerji vampiri gibidirler; beslenirler ama geri vermezler. Onlardan uzak durmak, kendi ruh sağlığını korumanın en iyi yollarından biridir.
Aynı şekilde, uzak durulması gereken bir diğer insan türü de çok alıngan insanlardır. Bunlar hayatı hem kendilerine hem de size zehir ederler.
Alıngan insanlar genellikle hassas ve kırılgan olarak tanımlanır, ancak gerçekte alınganlığın temelinde kendini fazla önemseme ve özgüven eksikliği yatar. Bu yüzden en ufak bir eleştiriyi veya şakayı bile