Her yıl 10 Kasım sabahı siren sesiyle birlikte hayat bir dakikalığına durur. Arabalar, yürüyen insanlar, konuşmalar… Her şey susar ve o sessizlikte herkesin içinde bir özlem yayılmaya başlar.

Okullarda, sokaklarda, iş yerlerinde herkes saygı duruşuna geçer. Hayatın durduğu o kısa anda insanların gözlerinin hâlâ dolduğunu görmek yüreğe biraz gurur, biraz burukluk biraz da ümit kırıntıları serper.

***

Atatürk'ü anmak bazen büyük sözlerle olur sanırız, oysa onun bıraktığı iz kelimelere değil, hayatın içindeki sade ayrıntılara gizlidir. Bir çocuğun okulda öğrendiği ilk tarih dersi, bir kadının özgürce çalışabilmesi, bir gencin soru sorma cesareti, bir köy okulundaki bayrak direği… Bunların hepsinde Atatürk vardır.

Siren sesi sustuğunda herkes yine işine, okuluna döner ama o saygı duruşundaki sessizlik kolay unutulmaz. Çünkü Atatürk, bize vedasından 87 yıl sonra bile varlığını hissettiren bir liderdir.

O sadece bir dönemin lideri değil, nasıl düşüneceğimizi öğreten bir öğretmendi. Ezberletmek yerine anlamayı, itaat yerine sorgulamayı öğütledi. En önemlisi de, karanlığın içinde akla ve bilime inancını hiç kaybetmedi. 10 Kasım, geçmişi hatırlamak kadar, bugün nerede durduğumuzu da sorgulama günüdür.

Her yıl aynı saatte duran o kalabalık, aslında sadece yas tutmaz. O birkaç saniyede, bir millet yeniden kendine söz verir: Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım, Türk varlığına armağan olsun.

Ne mutlu Türküm diyene!

Bir Bebeğin Gülüşü

İtiraf edelim, çoğumuz "SMA" denince aklımıza sadece yardım kampanyaları geliyor. Ama tam olarak ne olduğunu kaçımız biliyoruz Oysa SMA, nadir görülen ama çok önemli bir hastalık. Bu hastalığı anlamak, ondan korkmaktan çok daha değerli. Çünkü ne kadar erken fark edilirse, o kadar çok umut var.

Açılımı Spinal Musküler Atrofi. Bu üç kelime aslında hastalığın ne olduğunu açıklıyor aslında.

Spinal omurilikle ilgili, yani sorun, beyinle kaslar arasındaki iletişimi sağlayan sinir hücrelerinde başlıyor.

Musküler kas demek. Bu sinir hücreleri çalışmadığında kaslar yeterli uyarıyı alamıyor.
Atrofi ise kasların zayıflaması ya da erimesi anlamına geliyor.

Kısacası SMA, omurilikteki sinir hücrelerinin görevini yapamaması nedeniyle kasların zamanla güçsüzleştiği bir hastalık. Vücut hareket etmekte, nefes almakta, hatta gülümsemekte bile zorlanır. Ama erken teşhis ve tedaviyle bu süreci durdurmak mümkün.

Dünyada ortalama her 10.000 bebekten biri SMA ile doğuyor. Türkiye'de bu oran biraz daha yüksek. Hastalık kalıtsal; ancak ebeveynlerden biri değil, her ikisi de taşıyıcı olduğunda ortaya çıkıyor. Bu yüzden taşıyıcılık testleri çok önemli. Çünkü istatistiklere göre her 50 kişiden biri