R.T. Erdoğan'ın hal ve gidişi

Sinan Oğan ve Ümit Özdağ'ın dikkatine : Daha önce sözünü ettiğim 2. Cumhuriyet Tartışmaları1 adlı kitapta yer alan söyleşiden R.T. Erdoğan'ın zihniyet dünyasına bir dalış yapacağız:Soru: 70 yıllık tarihin sonunda Türkiye Cumhuriyeti'nin temel problemleri neler 70 yıllık tarihin taşıyıcısı Kemalizm, gelinen noktada kendini yenileyebilir mi Toplumsal sorunlar karşısında yanıt verebilecek bir çekim merkezi olabilir miR.T. Erdoğan: 70 yıllık tarihinde Türkiye Cumhuriyeti katı bir üniter anlayışa sahip olmuştur. Her konuda "tekçi" olmuştur ve bu tek olan şeyi de kendisi seçmiştir. Hukuk halka sorulmadan bir yerlerden aktarılmış ve zorla halka dikte ettirilmiştir. Çağdaşlık anlayışı, ahlak anlayışı vs. Hatta Türkiye, din konusunda da aynı anlayışı seçmiş, kendisine din olarak "Kemalizm"i almış ve başka hiçbir dine hayat hakkı tanımayarak kitlelere zorla dikte etmiştir."70 yıllık tarihinde Türkiye Cumhuriyeti katı bir üniter anlayışa sahip olmuştur" ne demek Anayasamızın 3. maddesinde "Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür" denilmektedir. "Bölünmez" demek "üniter" demektir. Ama ülkenin bekasının baş savunucusu (!) Erdoğan ülkenin üniter yapısına karşı.Medeni hukuk ve bütün yasalar TBMM'de yapılan oylamalarla kabul edilmiştir. TBMM'de oy veren milletvekilleri halkın vekilidir, yani bizzat halktır. R.T. Erdoğan bilmeyebilir ama Cumhuriyetin ülküsel programıdır, günümüz anayasanın da başlangıç ilkelerini oluşturmaktadır.Öte yandan, devletin kuruluş ideolojisinin bilimsel programı olan "Kemalizm"in bir din olduğunu iddia etmek ise bilim ve bilgiyle çelişmektedir.R.T. Erdoğan: Bunu şu şekilde açayım; resmi ideoloji ırkçı bir kişilik taşıyor, bu yapısıyla da milli bütünlüğü koruması mümkün değildir. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti'nde 27 etnik grup yaşamakta. Bu 27 etnik grubun da varlıklarının tanınması gerekmektedir. "Türkiye Türklerindir" gibi tezler yanlıştır. Türkiye, Türkiye'de yaşayan herkesindir. Bir inanç birlikteliği bu insanların bütünlüğünü sağlayabilir. Aksi takdirde milli bütünlüğümüzü sağlamak mümkün değildir. Temel sorunlarımız noktasında ana başlıklar olarak bunları söyleyebiliriz.R.T. Erdoğan, Cumhuriyetin kurucusu M.K. Atatürk, Türk milletini şöyle tanımlar: "Türkiye ahalisine, din ve ırk farkı gözetilmeksizin vatandaşlık itibarıyla Türk denilir." Bu tanımın neresi ırkçı Laik, bilimsel ve hümanist bir tanım. R.T. Erdoğan'ın "Şu anda Türkiye Cumhuriyeti'nde 27 etnik grup yaşamakta. Bu 27 etnik grubun da varlıklarının tanınması gerekmektedir. 'Türkiye Türklerindir' gibi tezler yanlıştır" demesi kendisinin çarpık zihniyet dünyasını ele vermektedir. Sözünü ettiği 27 etnik topluluğun Cumhuriyet tarafından tanınması ırkçılığın ta kendisidir. Ne yazık ki bu bilimsel doğrulardan habersiz. Türkiye, Cumhuriyetin vatandaşlık belgesine sahip herkesindir. R.T. Erdoğan'ın sandığı gibi "bir inanç" yani kendisinin arzu ettiği gibi Türk halkı bir ümmet değildir, anayasasına