Digiturk'ten şikayet!!!

Digiturk'ten şikâyetçi olan benim. Kanalın hem normal hem spor yayınlarına aboneyim. İki abonelik için ayrı ayrı ücret ödemekteyim.

Günlerden 27.12.2025 cumartesi. Televizyonumuzun onarımı cuma (26.12.2025) gününden bu yana yapılmamakta. Durumu betimlemek için, Digiturk'e gönderilmek üzere not defterime şunları yazmışım: "Saat 10'dan bu yana Digiturk'e arıza ihbarı yapmak için uğraşmaktayım. ünkü benimle 01212 4737373 ile 0212 473 7999 arasında pinpon topu gibi oynamaktasınız. Bir yandan da otomatik bağlantılı bir kadın sesi ne yapılması gerektiğini açıklamakta ama sonuç yok.

Bu durumu Cumhuriyet gazetesinin 3. sayfasında salı, cuma ve pazar günleri yazı yazdığım sütunda kamuoyuna duyuracağım. Özdemir İnce." Ve 0533'le başlayan telefon numaram yazıldı.

Az sonra Digiturk'ten otomatik yanıt geldi: "Mail'iniz bize ulaşmıştır En kısa sürede size geri dönüş yapacağız. Teşekkürler."

Ardından 0850 850 73 73 numaralı telefon zırlamaya başlıyor. "Dum dum tas, dum dum tas" tempolu bir müzik üzerine kayıtlı "Hayallerime dokun, hayallerime dokun" diye inatla zırlayan bir kadın sesi. Kapatıyorum. Gene telefon ve gene o kadın. Ve "Merhaba" ile başlayan gevezelikler! Aklımdan "Senin hayallerine öyle bir dokunurum ki eşek tepmişe dönersin" demek geçiyor. "Merhaba" diyen kadın sesi "Digiturk Müşteri Hizmetleri'ne hoş geldiniz" diye gevelemekte. Ardından tuşlanacak numaralar... "Tekrar dinlemek için" falan fıstık. Kadının taciz edici sesinden kurtulmak için telefonu kapattım. Telefon kapandı ve kendiliğinden açıldı. Açılır açılmaz "Zıırrrr" telefon sesi... Ardından "Hayallerime dokun" diye hünküren kadın sesi. Telefonu duvara çarpacağım neredeyse. 0850 850 73 73'ten adını söyleyerek beni arayan kişi ah ki ah... Arayıp bulduktan sonra beni bir kadına havale ediyor. Kadın başlıyor daha önceki yaveleri tekrarlamaya.

Artık bu zırvaları dinlemeyeceğim ve "Mail'iniz bize ulaşmıştır. En kısa sürede size geri dönüş yapacağız. Teşekkürler" mesajının sonuçlarını bekleyeceğim.

Bekledim. 24 saat bekledim: Tıssssssssssss! Cevap mevap, arama marama yok! Beklediğimiz muson yağmurları değil, hamsi mevsimi değil, leyleklerin göçü değil, para bastırıp yıllık abone olduğun, Süperlig maçları için ayrıca 5 bin 748 TL ödediğim bir yayıncılık şirketi.

Cezalandırmak, TRT Televiyonu'nda bir zamanlar (1970-1980'ler) yaptığım gibi yeni ve etkili bir çalışma plan ve programı yapacak yetkim yok. İsterlerse yaparım. Yapabileceğim tek şey sözcüklerle "yalansız dolansız" gerçekçi bir fotoğraf çekip yayınlamak. Şu anda, günlerden 29 Aralık 2025 pazartesi saat: 12.00. Son Osmanlı dönemi zabtiyelerinin gece karanlığında seslendikleri gibi: "Asayiş berkemal, herkes uykuda!"

Yazıyı bitirmeden "Asayiş berkemal" deyişi hakkında bilgi verelim: "Berkemal" sözcüğü Farsça "bâr"+Arapça "kemal" sözcüklerinden oluşmuştur: "Kusursuz durumda" anlamına gelir. "Asayiş" sözcüğü de zaten Farsça "huzur, esenlik" anlamına geliyor. Dolayısıyla asayiş berkemal "tam huzurluluk, her şeyin yolunda olması, sorunsuzluk" anlamına gelen bir deyim oluyor. Ama yok.

Bedenin "huzur" ve "esenlik" içinde olması yetmez; ruhlar ve zihinler de huzur ve esenlik içinde olacak. Dahası düşler de huzur ve esenlik içinde olacak. Ancak bir ülkede huzursuz ve huzursuzluk kaynağı