İnsanların ayıplamalarına karşı

"Yapılan kötüleme yalan, iftira ise, zararı söyleyene olur. Onun sevapları bana verilir."

Sual: İnsanların kötülemelerine, ayıplamalarına karşı ne yapmalı, nasıl bir yol takip etmelidir

Cevap:İnsanların kötülemelerinden ve ayıplamalarından korkmaya karşı ilaç olarak şöyle düşünmelidir:

"Kötülemeleri doğru ise, ayıplarımı bana bildirmiş oluyorlar. Bunları yapmamaya karar verdim demeli, böyle kötülemelerden ferahlık duymalıdır. Onlara teşekkür etmelidir. Hasen-i Basrî hazretlerine, birisinin kendisini gıybet ettiğini haber verdiler. Ona bir tabak helva gönderip;

"Sevaplarını bana hediye ettiğini işittim. Karşılık olarak bu tatlıyı gönderiyorum" dedi. İmâm-ı a'zam Ebû Hanîfe hazretlerine de, birisinin kendisini gıybet ettiğini söylediler. Ona bir kese altın gönderip;

"Bize verdiği sevapları arttırırsa, biz de karşılığını arttırırız" dedi.

Yapılan kötüleme yalan, iftira ise, zararı söyleyene olur. Onun sevapları bana verilir. Benim günahlarım, ona yüklenir demelidir. İftira etmek, nemmamlık yapmak, gıybet etmekten daha fenadırlar. Nemime, Müslümanlar arasında söz taşımaktır.

Bir kimsenin düşmanlarının kendisine karşı kullandıkları kelimeler, insana ayıplarını tanıtmaya yarar. Çünkü düşman, insanın ayıplarını arayıp, yüzüne çarpar. İyi arkadaşlar ise, insanın ayıplarını pek görmezler. Birisi İbrâhîm Edhem hazretlerine, ayıbını, kusurunu bildirmesi için yalvarınca;

"Seni dost edindim. Her hâlin, hareketlerin, bana güzel görünüyor. Ayıbını başkalarına sor" dedi.

Başkasında bir ayıp görünce, bunu kendinde aramak, kendinde bulursa, bundan kurtulmaya çalışmak da, kötü huyların ilaçlarındandır.