İslamiyette doğum gününü kutlamak, Allahü teâlâya şükretmek vardır.
Sual: Doğum günlerini kutlamanın mahzuru var mıdır, kutlanırsa hangi takvime göre kutlanırCevap:İslamiyette doğum günükutlamak, Allahü teâlâya şükretmek vardır. Peygamber Efendimiz, pazartesi günlerioruç tutardı. Sebebini sorduklarında;(Bugün dünyaya geldim. Şükür için oruç tutuyorum)buyurdu.Doğum günü ve mübarek geceler, hicri sene ile kutlanır. Tövbe suresinin otuzyedinci âyetinde meâlen;(Allahü teâlâ, gökleri ve yeri yarattıktan beri, ayların adedi onikidir. Bunlardan dördü, harâm olan aylardır. Bu dört ayın harâm olduğu kuvvetli dindir, [yani İbrahim ve İsmail aleyhimesselâmdan beri bilinmektedir.] Bu dört ayda, kendinize zulmetmeyin!)buyuruldu.Harâm olan dört ay, Receb, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem ayları olduğunu Peygamber Efendimiz bildirdi. Oniki ay da, hicri yılların hesapedildiği Arabi aylardır. Tövbe suresinin otuzsekizinci âyetinde meâlen;(Bir ayın haramlığını başka aya gecikdirmek, ancak kâfirliği arttırır. Kâfirler, böylece sapıtıyorlar. Onlar, Allahü teâlânın harâm kıldığı ayların sayılarını denk getirmek için, harâm ayı bir sene helal edip, başka sene onu yine harâm ederler. Böylece, Allahın harâm kıldığını helal kılıyorlar)buyuruldu.İslamiyetten önce Araplar, mesela muharremde harb etmek isteyince, o yıl muharrem ayının ismini, sonraki aya korlar, sonraki ayın ismini, muharrem ayına takarlardı. Böylece, harâm ay, muharremden bir sonraki ay olurdu. Bu âyet-i kerime, ayların yerlerini değiştirmeyi yasak etti. Yoksa hürmetli aylar, her yıl on gün ileri gider, diye bir söz yoktur. Sözün doğrusu şudur ki, Kur'ân-ı kerimde bildirilen ve dinde kullanılan Arabi ayların bir yılı, bir güneş yılından onbir gün kısadır. Hicri kameri yılbaşı, hicri şemsi ve miladi yılbaşılarından onbir gün önce gelmektedir.
19