Çıplak kimsenin de, namazı vaktinde kılması, kazaya bırakmaması lazımdır.
Sual: Namaz için örtülmesi gereken yerlerini örtecek bir elbise veya örtü bulamayan bir kimse, namazını nasıl kılar, kazaya bırakabilir mi
Cevap:Avret yerini örtmekten aciz kalan bir kimse, namazda oturduğu gibi veya daha iyisi, ayaklarını kıbleye uzatıp, elleri ile önünü örtüp, ima ile kılar. Çünkü, avret yerini örtmek, namazın diğer farzlarından daha mühimdir. Çıplak olan kimse, eğer varsa yanında bulunanlardan örtü ister. Söz verilirse, vaktin sonuna kadar bekler. Su olmayınca, suyu ümit edenin de vaktin sonuna kadar, su beklemesi, ancak bundan sonra teyemmüm etmesi lazımdır. Parası olanın su ve örtü alması lazımdır. Dörtte birinden azı temiz olan örtüden başka bir şey bulamayan kimsenin, bu örtü ile kılması veya oturup ima ile kılması caiz olup, dörtte biri temiz olan örtü ile, ayakta kılması lazımdır ve namazını iade etmez.Görülüyor ki, çıplak kalanın da, namazı vaktinde kılması, kazaya bırakmaması lazımdır. Tembellikle kılmayanların ve kaza namazlarını ödemeyenlerin, büyük suç altında sorumlu olduklarını, günaha girdiklerini buradan da anlamalıdır.Sual: Herhangi bir kimseye, al şu parayı sarfet, kullan veya al şu elbiseyi giy dense, bunlar bu kimseye hediye edilmiş mi oluyorCevap:Herhangi bir kimseye, al sarfet diye verilip, hediye olduğu söylenmeyen para, o kişiye teslim edilince, ödünç verilmiş olur. Fakat al, giy diyerek verilen elbise ise, hediye olur.Sual: Bulunduğu yerde kıbleyi tayin edemeyen bir kimse, Müslüman veya gayr-i müslim herhangi bir kimseye kıbleyi sorabilir mi