Allahü teâlânın taksimine razı olmak

Rıza demek, Allahü teâlâdan gelen her şeye razı olmak demektir.

Sual: Allahü tealadan razı olmak, bela ve nimet olarak gelen her şeyden razı olmak, itiraz etmemek mi demektir

Cevap:Rıza demek, Allahü teâlâdan gelen her şeye razı olmak demektir. Allahü teâlâdan bir felaket gelse, ona da rıza gösterir. Kimseye şikâyet etmez. Bu, her insanın yapabileceği bir iş değildir. Fakat, bunu yapabilen, büyük bir insandır. Böyle insanlarda, Peygamberleremahsus sabır ve tahammül var demektir. Allahü teâlânın büyüklüğüne inandığı derecede insan, bu tahammülü ve bu rızayı gösterebilir. Gıbta edilecek bir meziyettir. İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:

"Her gün insanın karşılaştığı her şey, Allahü teâlânın dilemesi ve yaratması ile var olmaktadır. Bunun için, iradelerimizi Onun iradesine uydurmalıyız! Karşılaştığımız her şeyi, aradığımız şeyler olarak görmeliyiz ve bunlara kavuştuğumuz için sevinmeliyiz! Kulluk böyle olur. Kul isek, böyle olmalıyız! Böyle olmamak, kulluğu kabuletmemek ve sahibine karşı gelmek olur. Allahü teâlâ, hadis-i kudside buyuruyor ki:(Kaza ve kaderime razı olmayan, beğenmeyen ve gönderdiğim belalara sabretmeyen, benden başka Rab arasın. Yeryüzünde kulum olarak bulunmasın!)"

Sual: Gayr-i müslimlerin âdetlerini veya onların ibadet olarak yaptığı şeyleri yapmanın dinen bir mahzuru olur mu

Cevap:Kâfirlerin âdetlerini yapmak, onlara benzemek niyeti ile olmazsa ve haram veya kötü âdetler değilse, faydalı şeyler ise, caiz olur. Onlar gibi yemek, içmek böyledir. Onlara uymak için olur veya haram veya fena, kötü şeyler ise, haram olur. Uyûn-ül besâirde deniyor ki: