Siyaset ağlarını örüyor, hukuka aykırılığın anlamsızlığı ve İmralı tahterevallisi

Bayrampaşa Belediyesi'ne, başkan ve arkadaşlarına çekilen operasyonun yanı sıra, CHP meclis üyelerinden bir kaçını hayatlarından adeta bezdirerek partilerinden istifa ettirilmeleri veya tarafsız konuma sürüklendirilmeleri sonucu yapılan başkanvekili seçimini de CHP'nin yazı tura ile kazanmasını, tabii ki güvendikleri mahkemeye taşıyacaklardı.

Meclis üyelerine karanlıkta yapılan şantajlardan sonra, belediyeden eli boş mu döneceklerdi

Ekranlarda seyrediyorum, mahkemenin sonuçları yargı sonuna kadar dondurması kararına hukukçular ateş püskürüyor. İlgili maddeleri gösteriyorlar; mahkeme onları bilmiyor ve görmüyor mu...

ANLAMSIZ MADDELER

Alavere dalavere, İmamoğlu'nun diplomasının iptal ettirildiği ve mecburen onunla birlikte 30 kadar kişinin de diplomasının yakıldığı bir ülkede, CHP'li en önemli kentlerin ve ilçelerin en etkili belediye başkanlarının içeri tıkıldığı ve aylarca iddianamenin bile hazırlanmadığı bir ülkede, CHP yönetimi üzerine hukuksuz yargı oyunlarının (buna alet olanlara lanet) olduğu bir ülkede, anayasa ve hukuk maddeleri sadece boştur.

Avukatların, insanların hukuk çığlıklarını duyacak kimse yoktur bu ülkede.

Hiç kimse!

Bu tezgâhı kuranlar kıs kıs gülmekteler.

AKP'lilerden de tek ses çıkamaz. ıkanı da kulağından tutup diğerlerine ibreti alem olsun diye içeri atarlar. Kocabıyık, bu ibreti alemin vicdansızlığıdır.

DERKEEEN...

Aylar önceki bir yazımda iktidarın kararlı olarak neler yapabileceği konusunda sıralamalarımı kanıtlar gibi, İmamoğlu'ndan sonra, en namuslu belediye başkanları liginde, halka en iyi hizmet liginde başlarda görüşenler arasında olan Mansur Yavaş'a da kancayı taktılar.

Ne hukuku ne yargısı ve adaleti...

Hiç şüphem yok, Mansur Bey tıpkı Ekrem Bey gibi meydan okuyucudur.

Mansur Bey'i çok iyi izleyen herkes ve onun yönetiminin tadını alan Ankaralılar başkanının arkasındadır. Yüz binler Ankara'yı doldurur.

Adaletsizliğin bu ülkede geleceği yoktur ve olmayacaktır.

Bir fetret dönemi yaşıyoruz.

Bu dönemden geride kalacak olan, zulüm, ağır sömürü, had safhada adaletsizlik, haksızlık, hukuksuzluktur.

Bunların olmadığı bir ülke yaşamına girdik.