30 Haziranı beklerken: Kayyum mu daha iyi yoksa...

Bazen insan neyi yazacağını şaşırıyor. Zeytin tarlalarını mı yoksa 30 Haziran'ı mı Daha pek çok konu var ama bu ikisi çok güncel ve önemli.

Elim ikisine de gidiyor ama 30 Haziran aynı zamanda zeytinliklerin mahvolmasını da kapsayan bir olay...

Yani zeytinlikler de siyasetin kurbanı... Ama 30 Haziran zeytinlikleri de kapsıyor. O tarihte verilecek bir karar, zeytinlikleri kurtarmak için verilen mücadeleyi de tamamen gölgede bırakacak.

Sadece zeytinlikleri değil, daha pek çok şeyi... Muhalefeti kıracak parçalayacak ortalıkta ne emeklilerin ne asgari ücretlerin ne kadınların sorunları kalacak. Yani hepsi geriye itilecek.

30 Haziran CHP'ye kayyum vb. adı her neyse atanma kararının açıklanacağı tarih.

NEREDEN BİLİYORSUN DEMEYİN

Süreci izleyen, gelişmelerin gittiği yönü ve fırlatılan oku takip eden herkes bunu görebilir. Bu hissikablelvuku bile değil. Yani olacaklar kimsenin içine doğmuyor. Bir sezgi, falcılık vb. yok.

30 Haziran'da beklenen kararın çıkmasını engelleyecek tek şey, hukukun düzgün işlemesi.

Hukuk ve yargı düzgün işleyecek diyen kimse var mı

Hâlâ yaşanmakta olanlar, istenen karara imza atmadığı için Urfa'ya sürülen yargıçları; İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü'nden Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptalinde ek bilgiler ve belgeler isteyen heyetin dağıtılması gibi olaylar küt küt önümüze düşerken... Hasan İmamoğlu'nun belediyeye terk ettiği arazilerde altın ve tarihi eser arar gibi gömülmüş milyarlar arayan kafalar her şeyi yönetirken...

Ha, şu karar da olabilir 30 Haziran'da, bilmiyorum sürece uygun düşer mi... Mahkeme CHP davasını sürüncemede bırakmak için ileri tarihlere atabilir, seçime yakın tarihte CHP'yi dağıtma operasyonları yapalım, diyebilirler.

Ama CHP'yi devralacak adayların kristal gibi 30 Haziran'a giderken ortaya çıkmaya başlamaları, iktidara bir güvence gibi. Son üç dört günde Kılıçdaroğlu sanki parti kendisine verilecek gibi konuşmaya başladı.

CHP üye ve delege iradesi Özel ve İmamoğlu ekibini aklarken tepeden partiye konmayı bekledikleri görüldü. Madem bugüne kadar susuldu, neden dokuza beş kala konuşmaya başlandı

MİTİNGLERE PAYDOS

Mitinglere ne gerek var, hukuki mücadele verilmeli diyen bir ses çok şaşırttı. Bu CHP'ye, kitlelere, destekçilerine, tüm millete karşı yapılmış bir açıklama değil.

Tamamen iktidara hitap ediyor ve iktidarın CHP'den beklentilerine garanti veriyor gibi. Cumhurbaşkanının gülümsediğini görür gibiyim.