Ömer Üründül

Sabah

Fred'te ciddi bir düşüş var!

Fenerbahçe ilk 20 dakikada Saint Gilloise fırtınasına tutuldu. Müthiş bir tempo ve hızlı hücumlarla bu bölümde sürekli F.Bahçe'nin üstüne gittiler. Hatta ilk dakika dolmadan az kalsın gol atıyorlardı. F.Bahçe pas yapamıyor, rakibi karşılayamıyor, ileri çıkamıyordu. Oyunu 2 kurtarışla Livakovic tuttu. Sonra takım kendine geldi. Futbolcular anladı ki

Günay'ın büyük katkısı oldu

Dün gece 90 dakika kıran kırana bir maç izledik. G.Saray, ilk yarıda oyunun tek hakimiydi. Çok etkili atak geliştirdi ancak PAOK, iyi yerleşimli alan savunması uyguluyor, yüksek toplarda da geçit vermiyor. Buna rağmen gole yakın birçok atak oldu ve soyunma odasına beraberlikle gidildi. İkinci yarıya G.Saray golle başladı. Ancak golden kısa süre son

Tadic-Dzeko ile başarılı olunmaz

G.Saray çok önemli bir deplasman derbisinde nasıl oynanması gerekiyorsa öyle oynayarak 3 puanı kazandı. Disiplinli ve hırslıydılar. İyi yardımlaşma yaptılar. Maçın ilk 15 dakikası hariç kontrol hep ellerindeydi. Takım oyunu oynadılar. Bütün futbolcular görevlerini yaptı. Ben en çok Yunus'u beğendim. Bu kadar olumlu performans göstereceğini herhalde

En-Nesyri hazır değil

Fenerbahçe, ilk yarıda oyunun kontrolünü elinde tutan taraftı ama ciddi üretkenlik sıkıntısı vardı. Çünkü tempo düşüktü. Ağır gelişen ofansif girişimlere hareketlilik kazandıran tek isim vardı: Maximin... Çabukluğu ve dribbling yeteneğiyle iki kere sahne aldı. Önce çok güzel bir gol attı sonra da sıfıra inerek penaltı kazandırdı ve takımı rahatlata

En az koşan maçın kahramanı!

Fenerbahçe, maça tempolu ve iştahlı başladı. Alanyaspor da sürekli prese takılmasına rağmen ısrarla geriden pasla çıkmayı sürdürüp adeta harakiri yapınca Fenerbahçe'ye pozisyon zenginliği sağladılar. Ama sarı-lacivertliler ele geçirdiği pozisyonları heba etmekte çok hovardaydı. Devre sonunda skor avantajını nihayet yakalayabildiler. İkinci devreye

Teknik sorun!

Galatasaray, ilk maçın ilk devresinden çok daha kötü bir ilk yarıyı dün gece sergiledi... Rakip ilk dakikadan itibaren dalga dalga Galatasaray'ın üzerine geldi. Sayısız şut çektiler, sayısız korner kazandılar. Geriden o kadar hızlı ve garantili çıktılar ki Galatasaray sürekli geriye koşmak durumunda kalarak, fiziki tahribat yaşadı. Hücumda ise hiçb

İkinci yarı büyüklüğünü gösterdi

Fenerbahçe, Rize'de görkemli bir deplasman galibiyeti elde etti. İlk yarı zor geçti. Rizespor temaslı oyunla Fenerbahçe'yi rahatsız ediyor, fırsat buldukça da hızlı ataklarla tehdit etmeye çalışıyordu. Sıkıntılı ilk bölümde Fred'in değişik bir tarzla yolda dönerek devam eden şutuyla skor avantajı yakalandı. Bunun moraliyle Fenerbahçe yine çok rahat

İcardi'nin çıkması lazımdı

Yeri geldikçe vurguladığım gibi futbol gerçekten ilginç bir oyun. Dün gece tel tel dökülen Galatasaray, farklı yenilgiyle ikinci maça şansı kalmadan sahayı terkedebilirdi ama bana göre küçük avantajı kaparak döndü. İlk yarı tam bir felaket tablosuydu. Erken bir gol yendi. Ardından devre sonuna kadar rakibin kaçırdığı üç net pozisyon vardı. Kerem Ak

10 kişi kalmaları F.Bahçe'ye zarar verdi

Dün gece gerçekten F.Bahçe için dramatik bir sonla bitti. Aslında ilk maçın skorundan sonra zor bir maç bekleniyordu. Lille takımının pas organizasyonunun iyi olması F.Bahçe için handikaptı. Çünkü Lille'in sahaya iyi yayılmaları F.Bahçe'yi geriye itiyor, takımı hırpalıyordu. Buna rağmen ilk yarıda gole yakın ataklar F.Bahçe'den geldi. Rakibin ise s

F.Bahçe'nin çilingiri Saint-Maximin!

Fenerbahçe, evindeki ligin ilk maçını tek farklı galibiyetle bitirdi ama 90 dakika içindeki oyunu hiç tatminkâr değildi. Ciddi üretkenlik sıkıntısı çektiler. Hücum girişimlerinde sahneye çıkarak çok iyi işler yapan sadece bir isim vardı: Saint-Maximin. Adeta rakibin kalabalık savunmasını açan bir çilingir görevi yapıyordu. Dzeko'nun attığı golün de