Karşıdevrim süreci son bulacak - Doğu Silahçıoğlu

"Türk Devrimi"ni hedef alan saldırılar, bu topraklarda "Kurtuluş Savaşı"ndan bu yana hiç eksik olmadı. Kayda değer bir başarı elde edemese de şeriatla bütünleşen hilafet ve saltanat yanlısı karşıdevrim hareketi bir tehdit olarak varlığını hep sürdürdü.

15 Temmuz 2016'ya gelindiğinde laik Cumhuriyet büyük bir ihanete uğradı. Ardında bir dinsel cemaatin olduğu silahlı müdahaleyle karşı karşıya kaldı. Girişim bastırılsa da sonrasında oluşan yeni ortam, yönetimdeki siyasal İslamcılar için ummadıkları bir fırsat yarattı. Cumhuriyetin kurumları, kavramları, varlıkları, değer ve kazanımları, hafızası, laik ve demokratik devlet yapısı, ulusun toplumsal dokusu yıkıma uğratıldı. "Kurtuluş Savaşı"nda bir aile (Osmanlı) elinden alınarak gerçek sahibine ulusa teslim edilen "egemenlik", 16 Nisan 2017'de tartışmalı bir halk oylamasıyla bu kez bir kişinin eline geçti. Ardından getirilen denetimsiz "başkanlık sistemi" ile karşıdevrim süreci başlatıldı.

Cumhuriyetin Aydınlanma ve modernleşme için yarattığı tüm kurum ve kuruluşlar yok edildi. Mülkten "vatan" ümmetten "ulus" yaratan, kulu "yurttaş" yapan "Türk Devrimi", saldırılar karşısında kasten korunmasız bırakıldı. Anayasal kurum ve kuruluşlar yasal görevlerini yapmaktan alıkondular. Mahkeme kararları geçersiz kılındı. Yaratılan kamplaşma ve toplumsal ayrışma ülkeyi karanlık bir çıkmazın içine soktu.

ULUSUN ISRARLI TAVRI

Gelişmeler Cumhuriyeti giderek hızla yıkıma uğratan bir evreye dönüşünce çözüm arayışları başladı. İlk fırsat 2023 genel seçimlerinde doğdu. Ancak iyi yönetilemeyen süreç sonrasında bu olanak yitirildi. Ama Türk ulusu ısrarlı tavrından vazgeçmedi. Kaybetmiş olduğu egemenliği tekrar sahiplenmek için arayışlarını sürdürdü. 31 Mart 2024'teki yerel seçimler umut yaratan bir başlangıç oldu. Geleceği karanlık gören farklı siyasal düşünce sahibi yurtseverler, büyük tehlikenin karşısında dayanışma içine girdiler.

Bugün gelinen noktada, türlü yıkım faaliyetine rağmen Cumhuriyet bir asırdır yine dimdik ayakta. Kurucusu Atatürk tarafından atılan güçlü temeller üzerinde sapasağlam duruyor. Saldırılar onu hasara uğratsa da amaçlanan sonuca ulaşmayı başaramadı. Önümüzdeki süreçte yaratılan enkaz kaldırılacak, doğan hasarın tamamı onarılacak, toplumsal yıkımın yaraları sarılacak, Cumhuriyet geçmişteki kuruluş değer ve kazanımlarına yeniden kavuşacak.