Trump'ın Gazze'yi ilhak planı - Prof. Dr. Hikmet Sami TÜRK

20 Ocak'ta 47. ABD Başkanı olarak ikinci dönem görevine başlayan Donald Trump, bir hafta sonra (26.1.2025) başkanlık uçağında yaptığı bir açıklamada 1 buçuk milyon Filistinlinin Mısır ve Ürdün gibi komşu Arap ülkelerine yerleştirilmesi gerektiğini, yerleştirmenin kısa veya uzun vadeli olabileceğini, ABD'nin tam anlamıyla yıkım alanı hâline gelen Gazze'nin yeniden inşasına destek verebileceğini, deniz kenarında muhteşem bir konumu ve harika bir havası olan Gazze'de çok güzel şeyler yapılabileceğini söyledi.

4 Şubat'ta Washington'da kendisini ziyaret eden ilk resmi yabancı lider İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile birlikte düzenlediği basın toplantısında savaştan sonra İsrail'in Gazze'yi ABD'ye devredeceğini, Gazze'nin yeni baştan imar edilerek Ortadoğu'nun Riviera'sı hâline getirileceğini, binlerce istihdam alanı yaratılacağını, Filistin halkına inşaatlarda iş verilebileceğini, başka ülkelere gönderilecek Filistinlilere Gazze'ye dönüş hakkı tanınmayacağını belirten Trump, Gazze'de kimlerin yaşayacağı sorusuna oranın dünya insanlarına ev sahipliği yapacağı yanıtını verdi.

TRUMP PLANININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Trump'ın yeni planı, Filistinlilere kendi vatanlarına sahip olma, orada yaşama konusunda hiçbir hak tanımıyor. Bu Plân, İsrail'in Amerikan silah desteğiyle yürüttüğü savaştan sonra kendilerine devredeceği Gazze'yi ABD'ye ilhak planıdır. Halen İsrail ablukası altında bulunan Gazze, Akdeniz sahilinden 4 km içeride, 363 km2 yüzölçümü ve 2 milyon 375 bin nüfusu olan Gazze Şeridi'nin 650 bin nüfuslu en büyük şehridir. ABD'nin doğrudan silah kullanmadığı savaş, bu bağlamda Filistin halkına karşı İsrail tarafından vekâleten yürütülmektedir.

ABD Başkanı Trump, 4 Şubat'ta yaptığı konuşmada açıkça Gazze'ye sahip olacaklarını, Filistinlilerin Gazze'yi terk etmekten başka seçenekleri olmadığını söyledi. Bu yönüyle Trump planı, başka ülkelere gönderilecek Filistin halkı için bir tehcir (zorunlu göç), sürgün planı niteliğindedir. Filistinlileri öz vatanlarından uzaklaştıracak, evlerini barklarını, topraklarını terk etmek, işlerinden ayrılmak, başka ülkelerde yeni bir hayat kurmak zorunda bırakacak; Gazze'yi bir etnik temizlik merkezi haline getirecektir. Emperyalizmin yeni bir saldırısı niteliğindeki bu plan, Trump'ın ABD'yi yeniden büyütme projesinin Ortadoğu versiyonudur.

Trump'ın ABD'nin süper güç konumunu kullanarak diğer devletlere kabul ettirmek istediği plan uluslararası hukuka aykırıdır. Birleşmiş Milletler Antlaşması'nın 2. maddesinin 4. fıkrası uyarınca, "Tüm üyeler, uluslararası ilişkilerinde gerek herhangi bir devletin toprak bütünlüğüne ya da siyasal bağımsızlığına karşı, gerek Birleşmiş Milletler'in Amaçları ile bağdaşmayacak herhangi bir biçimde kuvvet kullanma tehdidine ya da kuvvete kullanılmasına başvurmaktan kaçınırlar."

Plâna göre İsrail'in kazanacağı varsayılan savaştan sonra Gazze'yi ABD'ye devretmesi, Trump için emlâk devrinden farklı bir işlem olmasa da; Gazze'nin İsrail tarafından ele geçirilmesi ve ABD'ye devri, açıkça Birleşmiş Milletler Antlaşması'na aykırı olacaktır.

CENEVRE SÖZLEŞMESİ'NE AYKIRI

2 milyon 375 bin Filistinlinin öz vatanlarından alınıp komşu Arap ülkelerine yerleştirilmesi, tehcir niteliği taşıyacağı için insan haklarına ve 12 Ağustos 1949 tarihli Harp Zamanında Sivillerin Korunmasına İlişkin Cenevre Sözleşmesi'ne aykırı olacaktır.

Altında Türkiye'nin de imzası bulunan, 21.1.1953 tarih ve 6020 sayılı Kanun'la onaylanan; ABD ve İsrail tarafından çekince konularak imzalanan bu Sözleşme'nin "Himaye Edilecek Şahısların Tarifi" kenar başlıklı 4. maddesinin I. fıkrası şöyledir: "Bir ihtilâf veya işgal hâlinde, ihtilâfa dahil bir tarafın işgal devletinin her ne zaman ve her ne tarzda olursa olsun, eline düşen ve onların tabiiyetinden olmayan şahıslar işbu Sözleşmenin himayesi altındadır."

Aynı Sözleşme'nin "Tehcir, Kitle Hâlinde Cebren Nakil ve Tahliye" kenar başlıklı 49. maddesinin I. fıkrası şöyledir: "Himaye gören şahısların, işgali altındaki topraklardan şagil (işgal eden) devletin kendi topraklarına veya işgal edilmiş olsun olmasın başka bir devletin topraklarına ferdî olarak veya kitle hâlinde cebren nakilleri veya tehcirleri, her ne sebeple olursa olsun yasaktır."