Savaş ilkeleri ve CHP‘nin stratejisi - Dr. Cihangir Dumanlı
İnsanlık tarihinin çok büyük bir kısmını oluşturan binlerce savaştan edinilen deneyimler ve alınan dersler savaş ilkeleri (harp prensipleri) olsak belirlenmiştir.
Dünya ordularının askeri öğretilerine giren bu ilkeler çekişmenin olduğu her alanda uygulanabilir ve uygulayanı utkuya götürür. Söz konusu ilkeler iktidar yolundaki CHP için de yol gösterici olabilir.
Hedef ilkesi: Her askeri harekât açıkça belirlenmiş bir hedefe yönelik olmalıdır. Hedefe götürmeyen eylemler gereksiz güç kaybına yol açar.
CHP'nin hedefi erken veya zamanında yapılacak ilk genel seçimlerde cumhurbaşkanlığı ile birlikte TBMM'de çoğunluğu kazanmaktır. Partinin merkezi, organları ve tüm üyeleri bu hedefe kilitlenmeli ve hedefe götürmeyen eylem ve söylemlerden kaçınmalıdır. Bu konuda liderliğin rolü belirleyicidir.
Taarruz ilkesi: Savaşta kesin sonuç taarruzla alınır. Savunma taarruz için elverişli koşullar sağlanana kadar başvurulan geçici bir harekettir.
CHP de yukarıda belirtilen hedefe ulaşmak için edilgen, savunucu değil, demokratik yöntemlerle etkin bir strateji izlemelidir. Bu açıdan yapılan mitingler doğrudur, artırılarak ve yurda yaygınlaştırılarak sürdürülmelidir. İktidarın söyleminin tersine sokak sandığın alternatifi değil, tamamlayıcısıdır.
Sıklet merkezi ilkesi: Bu ilkeye göre, her zaman, her yerde güçlü olmak gerekmez, önemli olan kesin, yerinde ve zamanında sonuç alacak yeterli gücü toplamaktır.
CHP için kesin sonuç yeri ve zamanı ilk genel seçimlerdeki sandıklardır. 19 Mart'tan sonra giderek artan toplumsal muhalefet büyütülmeli, yurtta yaygınlaştırılmalı ve planlı bir şekilde seçim günü en üst düzeye çıkartılmış olmalıdır.