Londra'da ev almak - Yılmaz Özdemir

Türkiye'deki seçim atmosferi içinde adayların açıklamalarıyla eğlenceli tartışmalara tanık oluyoruz. Hele, 800'ün üzerinde daire sahibi olan bir adayın, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı kastederek "Londra'daki kızının evi, benim servetlerime bedel" demesi oldukça gülünç...

Birleşik Krallık sınırları içinde yaşayan bir kişi için Londra'da ev sahibi olmak, ulaşılması kolay bir hedeftir. Hele hele yaşınız 40'ın altındaysa, bir işiniz varsa, kredibilite açısından iyi de bir kişi iseniz Londra'da ev sahibi olmanız son derece kolaydır.

Bilindiği gibi, Birleşik Krallık, sosyal devlet olma konusunda çok yol katetmiş, bu hususta oldukça ileri düzeyde bir devletler topluluğudur. Birçok sosyal devlette olduğu gibi, Birleşik Krallık da vatandaşlarını ev sahibi yapma konusunda işleri kolaylaştıran önemli tedbirler almıştır.

Birçok ülkede uygulanan "mortgage" sistemi, burada da geçerlidir. "Mortgage", alacağınız evi ipotek vererek kira öder gibi aylık ödemelerle ev sahibi olma uygulamasıdır. Londra'da legal yaşayan herkes, bu yolla ev sahibi olmayı seçebilir. Herkes bu yolu seçebilir de 40 yaşının altında olanların bu yolla ev sahibi olması daha da kolaydır. Çünkü "mortgage" uygulamasında taksit süresi ortalama 25 yıldır. Bankalar veya bu konuda yetkili inşaat şirketleri, insan ömrünün süresini de göz önünde tutarak, haliyle, 40 yaşın altındaki müşterileri daha çok istemektedirler. Tabii ki 40 yaşın üstündeki vatandaşlar da mortgage satın alabilirler. Ancak onların borçlanma koşulları bazı farklılıklar içerir. Örneğin, depozito olarak verecekleri para daha yüksek olabilir ya da onlardan bir kefil bulmaları istenebilir.

Müşteriler, genel olarak, aldıkları mülkün yüzde 10 kadar bir kısmını peşin öderler. Kalan kısım ve faizler uzun yıllara bölünür. Yüzde 5'lik bir peşinatla, hatta hiç peşinatsız da "mortgage" satın alınabilir. Böyle bir durumda, banka sizden bir kefil isteyebilir; aylık borç ödemeleriniz de artmış olabilir.

MORTGAGE SİSTEMİ

Siz "mortgage" satın alırken bankalar veya yetkili inşaat şirketlerinin önemseyecekleri bir başka nokta da sizin kredibilite durumunuzdur. Her yerde olduğu gibi, banka, geçmişe yönelik mali davranışlarınızı inceleyecektir. Kredi kartlarınız, varsa borçlandığınız yerlere yaptığınız ödemeler gözden geçirilecektir. Buradan da temiz çıkarsanız işiniz oldukça kolaydır.

Önemli olan bir başka konu aylık geliriniz olacaktır. Aylık gelirinizin, taksitleri ödemeye yeterli olup olmayacağına bakılacaktır. Bunun için, borç uzun taksitlere bölüneceğinden öyle yüksek gelirli olmanıza da gerek yoktur. Zaten bir kira ödemekteyseniz bu kira bedeli, sizin mortgage ile bir ev sahibi olmanıza yetecektir.

Bu özet bilgilerden sonra, Türkiye'deki, "Londra'daki ev" tartışmasına dönersek komik bir durumla karşı karşıya olduğumuzu görürüz. Şöyle ki yıllar önce Londra'ya tahsil için gittiğini bildiğimiz başkan Mansur Yavaş'ın kızı, ev aldığı tarihlerde 40 yaşın altında olmalıdır. Ayrıca, tahsilini tamamladığına göre, bir işte çalışıyor olmalı. Yavaş'ın kızının kredibilite açısından da bir sorunu olacağını sanmıyoruz. Bu durumda, Mansur Yavaş'ın kızı, hemen hemen kendi imkânlarıyla, Londra'da zaten bir ev sahibi olma gücüne sahiptir. Depozitoyu da babası ödediğine göre, Londra'da bir ev sahibi olması son derece kolaydır.