Erdoğan-Trump buluşmasında ABD'nin in'e olan mineral bağımlılığının azaltılmasına yönelik Eskişehir Beylikova'daki Florit Barit ve Nadir Toprak Elementleri Tesisi'nde bulunan nadir toprak elementleri konusunun gündeme gelmesi yeni sömürgecilik olarak nitelendirilebilir. Özellikle Soğuk Savaş'ın uzantısı olarak değerlendirilebilecek enerji kaynakları olan petrol, doğalgaz dışında stratejik sayılabilecek minerallerin de yabancı sermaye tarafından talebi, uluslararası pazar siyasetinin bugün ulaştığı boyutları göstermektedir.
Nadir toprak elementleri olarak adlandırılan madenler, savunma sanayisinde, elektronik mikroçiplerde, yapay zekâ donanımlarında kullanılmaktadır. Nadir toprak elementleri bu alanlar dışında elektronik, enerji, cam üretimi, manyetizma, ilaç, metalürji, optik, seramik, katalizör, rüzgâr türbinleri ve elektrikli araç motorları için gerekli olan kalıcı mıknatısların, fiber optikten uydu haberleşmesine, akıllı füzelerden yakıt hücrelerine kadar birçok alanda üretimde kullanılmaktadır.
BAĞIMSIZLIK, KALKINMA VE TEKNOLOJİEskişehir'in Beylikova ilçesinde bulunan nadir toprak elementleri rezervi yaklaşık 694 milyon ton olarak bilinmektedir. in'deki Bayan Obo sahasındaki nadir toprak elementlerinin yaklaşık 800 milyon ton olduğu gözetilecek olursa dünyanın en büyük ikinci nadir toprak elementleri Türkiye'dedir.
Dünyadaki nadir toprak elementlerinin sayısı 17'dir ve 10 tanesi Türkiye'de bulunmaktadır. Bu elementler arasında toryum, lantan, seryum, praseodimyum, neodimyum, samaryum, gadolinyum, europiyum, ores gibi cevher ve barit, florit gibi diğer yan mineraller yer alıyor. Toryum nükleer yakıt hammaddesidir. Beylikova'daki tesiste yaklaşık yıllık üretim bin 200 tondur. 694 ton olduğu belirtilen cevher rezervinden yaklaşık olarak 10 bin ton nadir toprak oksidi (REO) elde edilmesi düşünülüyor.
Yapılan hesaplamalara göre, bu üretim sonucu Türkiye'ye yaklaşık 220 milyon ABD doları yıllık gelir sağlanabilir. Bu kaynaklar yabancı uluslar arası sermayeye tahsis edilmek yerine başta savunma sanayisi olmak üzere, yerli sanayi tarafından kullanılırsa Türkiye'nin ithalat bağımlılığı azaltılacağı gibi dış pazarlara yönelik yüksek katma değerli ürün ihracatı gerçekleşecektir.
ABD'nin Beylikova'daki nadir elementleri talep etmesi sıradan bir ticari alışveriş olarak nitelendirilemez. Sorun bunun ötesindedir. Konu, Türkiye'nin bağımsızlığı, kalkınma, teknoloji politikaları açısından çok önemlidir.
BOLLUK PARADOKSURezervlerinin uluslararası sermayeye açılması Türkiye'nin hammadde tedarikçisi ve düşük katma değerli ihracatçı durumunda olması riskini içermektedir. Bu yeni sömürgeciliğin altın kuralıdır. Kaldı ki nadir elementlerin ABD'nin eline geçmesi durumunda Türkiye'nin savunma sanayisinin dışa bağımlılığının artması anlamına gelecektir.