CHPye sahip çıkmak - Ziya Yergök

CHP 38.Olağan Kurultayı'nda gerçekleşen lider değişikliği ve yenileşme, genel başkan Özgür Özel'in çalışkanlığıyla birleşince CHP, 2024 yerel seçimlerinde çok uzun bir aradan sonra yeniden ülkenin birinci partisi, halkın ve gençlerin umudu oldu. Bu başarı, 23 yıldır ülkeyi yöneten, ekonomiyi düzeltemediği gibi gelir dağılımı adaletini iyice bozan, demokrasiyi ve hukuku hiçe sayan AKP iktidarını rahatsız etti.

Koronavirüs pandemisi mücadelesinde ve 6 Şubat depremleri sonrası sosyal belediyecilikte çok başarılı olan ve CHP'nin seçim başarısında önemli payı bulunan CHP'li belediyeler hedefe konuldu; mali kıskaca alındı. Ardından İBB başkanı ve CHP'nin cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu ve CHP'li 11 ilçe belediye başkanı tutuklandı. Son olarak da İzmir Büyükşehir Belediyesi önceki başkanı Tunç Soyer ile Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek tutuklanırken Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere'ye adli kontrol (ev hapsi) uygulandı. İstanbul'un çalışkan ve yetenekli il başkanı da ifadeye çağrıldı.

HALKIN İTİRAZI

Bütün bunlar, kamu vicdanında büyük bir toplumsal infiale neden olmaktadır. Yüz binler Saraçhane'de günlerce iktidarı protesto ettiler. Adana'da her akşam on binler başkanları için ayaktadır. Her hafta bir ilde ve İstanbul'un bir ilçesinde yapılan mitingler dolup taşıyor. Gençler meydanlara akıyor, güçlü biçimde haksızlık, eşitsizlik ve baskılara itiraz ediyorlar. Bu saldırıların ortak amacı, iktidar hızla puan kaybederken CHP'nin iktidar yürüyüşünün hızlanmasıydı. Her yolu deneyen iktidar, iki yıl önce yapılan ve yetkili seçim kurullarınca kesinleştirilen CHP'nin 38. olağan kurultayı ile daha sonra yapılan 21. olağanüstü kurultayının iptali için açılan, usul ve hukuka aykırı davalardan kendi lehine yararlanma çabasına girdi. "Mutlak butlan, iptal, kayyum" tartışmalarıyla algı yaratarak ülkenin gerçek gündemini ve ağır ekonomik sorunlarını halktan kaçırmaya çalıştı.

Ancak bütün bu saldırılar karşısında CHP, üyeleriyle, örgütüyle, parti ve meclis grubuyla genç ve başarılı genel başkanının etrafında sımsıkı kenetlendi. CHP'nin önceki genel başkanları, Altan Öymen, Hikmet Çetin ve Murat Karayalçın ileri yaşlarına rağmen her zaman partiye sahip çıktılar; her etkinliğinde partinin yanında oldular, örnek bir duruş sergileyerek çok güzel bir ağabeylik yaptılar. Halk nezdinde de takdirle karşılandılar. Üç değerli genel başkanımızı da saygıyla selamlıyorum.

HİKMET ÇETİN YILDIZLAŞIRKEN...

Burada Hikmet Çetin başkanımıza ayrı bir başlık açmak istiyorum. İstisnasız bu süreçteki her etkinliğe katıldığı gibi, kendisine "Sizi partiye kayyum olarak atasalar kabul eder misiniz" sorusuna gerçek ve kökten bir CHP'liye yakışan şu tarihi yanıtı verdi: "Bırakın kayyum olmayı, kayyum gelmesin diye partinin kapısında nöbet tutar ve kayyumu içeri sokmam."