89 sendromu, Baykal ve CHP'de kurultaylar - Emin Adnan
Mustafa Özyürek, devlet bürokrasisinde çalışmış, Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanlığı ve Petrol Ofisi Genel Müdürlüğü görevlerinde bulunmuş daha sonra milletvekili seçilmiş ve CHP grup başkanvekilliği yapmış deneyimli bir siyasetçi ve devlet adamıdır.
"CHP'de 89 sendromu" başlığını taşıyan önemli yazısı geçen hafta (20.11.2024) bu sütunlarda yayımlandı. Bu yazısında Özyürek, 26 Mart 1989 yerel seçimlerinde Sosyal Demokrat Halkçı Parti'nin (SHP) yüzde 28.7 oy alarak son 2024 yerel seçimlerindeki gibi birinci parti olduğunu anımsatıyor. Ayrıca, CHP adayı Prof. Dr. Nurettin Sözen'in ünlü belediye başkanı Dalan'a karşı yüzde 30 oy alarak İstanbul Belediye Başkanlığı'nı kazandığını; SHP'nin bu başarısının arka planında SHP Genel Başkanı Erdal İnönü ile genel sekreter Deniz Baykal'ın uyum içinde çalışmalarının önemli bir payı olduğunu da belirtiyor.
SONRA NE OLMUŞTUDaha sonra genel merkezin belediyeler üzerinde eşgüdüm sağlayamadığını, özellikle Bayrampaşa Belediye Başkanlığı için 19 Ağustos 1990'da yapılan seçimde 1989'da birinci parti olan SHP'nin beşinci partiye düştüğünü, oyların DSP'ye kaydığını belirtiyor.
Bu başarısız seçimden sonra, genel başkan İnönü ile genel sekreter Baykal arasında tartışmaların başladığını, Baykal'ın ekibiyle birlikte MYK'den istifa ettiğini ve İnönü-Baykal yarışmasının yoğunlaştığını belirtiyor.
Cumhuriyet gazetesi bir tarih gazetesidir, bir referans gazetesidir. Doğruları yazarak tarihe not düşen bir gazetedir.
TAMAMLAMABu nedenle Özyürek'in makalesini tamamlamamız gerekiyor. Özyürek yazısında Bayrampaşa Belediye Başkanlığı seçimlerinden sonra Baykal'ın ekibiyle birlikte MYK'den istifa etmesinin sebepleri üzerinde durmuyor. Hatta istifa etmekle Baykal haklı imiş gibi bir algı yaratılıyor.
Aslında Baykal, Bayrampaşa'da seçimler kaybedilince genel sekreter olarak bu yenilgide hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi istifa ederek kendisini temize çıkarmış oluyor.
Ancak başlayan tartışmalar 89 seçim başarısını unutturmuştu. Baykal'ın tüm yandaşlarıyla birlikte MYK'den istifa etmesi partiyi ikiye bölmüştü.
BAYKAL'IN KRİZ TEORİSİBaykal istifa yolunu sürekli kullanmıştır. Dar zamanlarda kriz yaratarak bundan yararlanmıştır. En çarpıcı örnek, Kıbrıs başarısından hemen sonraki tutumudur. Örneğin, Ecevit ve CHP'nin kamuoyunda en başarılı olduğu 1976 yılına bakalım. Baykal, hiçbir sebep yokken Mart 1976'da genel sekreter yardımcılığından istifa etmişti. O zaman Baykal'ın bulduğu gerekçe "Partide yönetim boşluğu var" sloganıydı.
Tekrar Bayrampaşa seçimlerine dönelim. Baykal, başarısız Bayrampaşa seçiminden sonra istifa etmekle kalmadı. Hemen ardından imza toplayarak kurultayın toplanması için çalıştı. Kurultayda kaybettikçe kurultay için imza toplamayı sürdürdü. CHP, adeta kurultaylar partisi haline geldi. Bu yargıya varılmasında Baykal'ın rolü büyüktür. Kurultay toplamak Baykal ve yakın arkadaşlarının bir aleti, bir aracı haline geldi. Bunlar yazılmazsa nesnel olamayız, bağımsız ve tarafsız olamayız.
Bu önemli noktadan sonra Özyürek'in yazısına dönelim. Özyürek önemli yazısını şöyle bağlıyor:
'2024 SEÇİM BAŞARISI'